“City of God / Tanrıkent” filminin Brezilyalı yönetmeni Fernando Meirelles’in Cannes Film Festivali’nin açılışını yapan son filmi “Körlük / Blindness”, Filmekimi galalarından. Nobel ödüllü yazar José Saramago’nun dilimize aynı adla çevrilen romanından uyarlanan filmin senaryosu, 2005’te İstanbul Film Festivali’nde Altın Lale için yarışmış olan “Childstar / Çocuk Yıldız” filminin yönetmeni Don McKellar’a ait. Herkesi kör eden bir salgınının hızla yayıldığı modern bir kentte salgından etkilenmeyen bir kadının öyküsünü anlatan filmin başrollerini Julianne Moore, Mark Ruffalo, Danny Glover, Gael García Bernal ve Sandra Oh paylaşıyor.

On yedi yaşındaki Isabella Swan babası Charlie ile birlikte yaşamak üzere küçük bir kasaba olan Forks, Washington’a taşınır. Burada yüz sekiz yaşında bir vampir olup, on yedi yaşında görünen gizemli sınıf arkadaşı Edward Cullen ile tanışır. Edward’ın ilk başlarda romantizmden uzak durmaya çalışmasına rağmen sonrasında birbirlerine aşık olurlar. Üç göçebe vampir James, Victoria ve Laurent geldiğinde Bella’nın hayatı tehlikeye girer ve Edward’ın ailesi Alice, Carlisle, Esme, Jasper, Emmett ve Rosalie onun hayatını çok geç olmadan kurtarmak için uğraşırlar.

Yurtdışında hapis yatan Yılmaz, köyüne döndüğünde yuvası paramparça olmuş, bebekliğinden beri görmediği altı yaşındaki oğlu Umut kendisine yabancılaşmıştır. Yılmaz, bu kez oğlunu tümüyle yitirme tehlikesiyle karşı karşıya gelir. Umut’u kurtarmak için kendini bir can pazarlığının içinde bulur. Karşısına çıkan bir teklif, onu en kritik kararla yüz yüze getiririr. Şimdi yüreğini ortaya koyup karşılığında oğluna geleceğin yolunu açabilecektir.

John Connor’un yetiştirilirken inandığı gelecek, Marcus Wright adlı yabancının ortaya çıkmasıyla değişir. Connor, Marcus’ın gelecekten mi yollandığına yoksa geçmişten mi kurtarıldığına karar vermek zorunda kalır. Birlikte insanoğlunu ortadan kaldırabilecek korkunç sırrın ardındaki gerçeği ortaya çıkaracak bir yolculuğa çıkarlar.

Doğa üstü olayların varlığını kanıtlamaya çalışan Dr. Florescu, teorilerinin gerçekliğini kanıtlayabilmek için Reg ile birlikte nasıl olduğu açıklanamayan cinayetlerin işlendiği bir eve yerleşir, yanlarına içgüdülerine güvendiği Simon’u da alır. Evin, yolunu kaybetmiş ruhların buluşma noktası olduğunu anladıklarında artık çok geç olacaktır. 

Romeo, bu hayatta her şeye sahiptir: Kocaman bir malikane, bir sürü araba ve onu çok seven bir aile. Hayattan anladığı sadece bunlardır. Ancak bir gün ailesi onu Mumbai sokaklarında tek başına bırakıp Londra’ya taşınınca Romeo, kendisini başka bir dünyanın içinde bulur. Sevimliliğiyle kısa zamanda yeni arkadaşlar edinir ve hayatında gördüğü en güzel kız Laila ile tanışır.

Anna’nın annesinin şüpheli ölümünü çevreleyen olaylar. Anna’nın babası Steven, annesinin eski hemşiresi Rachel ile nişanlanmıştır. Anna’nın yaşadığı umutsuzluk, annesinin hayaletinin ortaya çıkıp intikam istemesi üzerine korkuya dönüşür. Annesinin hayaleti, katil olarak Rachel’i işaret ettiğinden Anna ile kızkardeşi, Rachel’in geçmişini araştırmaya başlarlar.

“Mission: Impossible III”, “Lost” ve “Alias”ın yönetmeni J.J. Abrams ve “Transformers”ın senaryo yazarları Roberto Orci – Alex Kurtzman ikilisi, tüm zamanların en büyük uzay macerası “Star Trek”e yepyeni bir vizyonla bakıyor. Atılgan uzay gemisinin yepyeni ve genç mürettebatı insanoğlunun daha önce hiç gitmediği yerlere ulaşmak için yüksek cesaret isteyen yolculuklarına başlıyor.