Serinin 2. filminde Bordo Bereliler bu kez Afrin'e giriyor.
Yapımcılığını Erdoğan Yaprak ile Ali Ertem’in üstlendiği filmin yönetmen koltuğunda Erhan Baytimur oturuyor.

Doktor Paul Kersey (Bruce Willis) travma vakalarında uzmanlaşmış bir cerrahtır. Eşi Lucy (Elizabeth Shue) ve kızı Jordan'la (Camila Morrone) birlikte mutlu bir hayatı olan doktor, evde bulunmadığı sırada yaşanan olayla sarsılır. Maskeli kişiler, Kersey'nin evine girerek ailesine saldırır. Olay sonunda eşini kaybeden, kızı ölümden dönen Kersey, polisin bu konuda elinin kolunun bağlı olduğunu görünce katilleri cezalandırmak ve kendi adaletini sağlamak için olayın faillerini tek tek aramaya koyulur.
Öldürme Arzusu, 1972'de Brian Garfield'ın yazdığı romandan 1974'te ilk kez sinemaya uyarlanan Death Wish filminin yeniden çevrimi olarak çekildi.

Eskiden birlikte olmuş, ancak yollarını ayırma kararı alarak başka insanlarla tamamen farklı hayatlar kurmanın eşiğine gelmiş Serkan (Şahin Irmak) ve Hülya (İrem Sak), müthiş bir tesadüf sonucu aynı gün yanyana düğün salonlarında evlenmek üzere tarih almışlardır. Ancak bu durumda 2 düğünün birbirine girmesi ve işlerin çığrından çıkması kaçınılmazdır.
Düğüm Salonu filminde bir düğün salonunda yaşanan kargaşa konu alınacak.

Okan (Sermiyan Midyat) ve Sibel (Naz Elmas) çifti, oğulları Yaman (Janberk Nak) ve kızları Hazan'la (Ela Şen) mutlu bir hayata sahiptir. Ancak Hazan'ın otistik olduğunu öğrendiklerinde düzenleri tepetaklak olur. Sibel, ailesinin kabullenemesine rağmen kızını tüm kalbiyle sevmeye ve ona gereken tüm ilgiyi göstermeye devam ederken, amansız bir hastalığa yakalandığını öğrenir

Balıkçılık yapan Ali (Kıvanç Tatlıtuğ), oğlu Efe'yle (Alihan Türkdemir) birlikte yaşamaktadır. Ancak oğlu diğer çocuklar gibi değildir, hiçbir şeye ilgi göstermez gibi görünmekte, babasıyla hiçbir iletişim kurmamaktadır. Ali ne yaparsa yapsın oğlunun kabuğunu kıramamıştır ve bu durum, geçmişten gelen pişmanlıkları ve sevdiklerini kaybetmenin üzüntüsüyle birleşince genç adamın hayatını derinden etkilemiştir.
Hadi Be Oğlum filminin çekimleri, Antalya'nın Kaş ilçesinde yapıldı.

TCDD için makinist olarak çalışan Uğur (Alican Yücesoy), eşi Handan ve iki çocuğuyla birlikte yaşamaktadır. Günün birinde depo şefliğine terfi ettirilir ve Sivas'ın Divriği ilçesine tayini çıkar. Bu tayinle birlikte artık 'lojman'da yaşamaya başlayacak aileyi 12 Eylül'ün giderek yaklaştığı bir dönemde, taşınma ve yeni yerlerine uyum sağlama çabaları beklemektedir.
Filmin çekimlerinin bir kısmı Burdur'da yapıldı.

Arabalarıyla seyahat halinde olan 4 kişilik bir aile, geceyi geçirmek için gözlerden uzak bir prefabrike eve yerleşir. Rahatları yerinde gibidir, ancak bir süre sonra ziyaretlerine gelecek 3 kişilik maskeli saldırgan grubu, geceyi tam bir kabusa çevirecektir. Bu psikopatlar, sabaha dek ailenin peşini bırakmayacaktır.

Chloe, ailesiyle birlikte eski ve korkutucu görünümlü bir eve taşınır. Adeta şato gibi evde heykel bahçe cinleri de vardır. Ancak bu cinler göründüğü gibi değildir. 6 cin, tıpkı insan gibi konuşup haraket edebilmektedir, ayrıca evi her türlü ihtimale karşı korumakla görevlidirler. En büyük tehdit ise, serbest kalmaları halinde dünyayı karanlığa boğma potansiyeli taşıyan 'Trogg'lardır. Chloe, cinler ve yeni tanıştığı arkadaşı Liam ile birlikte dünyayı karanlıktan korumak için her şeyi yapacaktır

Yönetimini babasından devraldığı şirketin genel müdürlüğünü yapan Ferhat (Ahmet Kural) ile çocukluk arkadaşı, aynı zamanda şirketin finans direktörü Gökhan'ın (Murat Cemcir) başlarına gelen eğlenceli olaylar filmde konu ediliyor.

Babası ve sürüsündeki diğer kuşlar gibi Güney'deki sıcak topraklara göç etmesine izin verilmeyen küçük Puloi, kışı kutuplarda yalnız geçirmek zorunda kalmıştır. Burada geçirdiği sürede yeni arkadaşlar edinip Cennet Vadisi'ne ulaşmaya çalışırken, kötü kalpli kartal Gölge'nin hain planlarına karşı da dikkatli olmalıdır.