Fitoterapi Uzmanı Dr. Ümit Aktaş, 2. Uluslararası Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Kongresi GETAT 2019’da gerçekleştirdiği konuşmasında “Ülkemiz diyabet tehdidi altında! Yanlış beslenme önerileri yüzünden tüm toplum diyabete yakalanacak!” uyarısında bulundu.
Diyabetin beslenmenin sağlıklı bir zemine oturtulmasıyla tam olarak aşılabileceğini belirten Dr. Ümit Aktaş, “Önlem alınmazsa 40 sene içinde bu ülkedeki herkes diyabet hastası olacak!” diyerek tıbbi beslenmede giderek artan bir tehdide işaret etti.Ekmek, makarna, bulgur, kahvaltılık gevrekler hasta ediyor!
Kamuoyunda toplumu yanlış beslenmeye yönelten öneriler nedeniyle çağın vebası olarak tanımlanan Tip 2 diyabetlilerin Türkiye’de 2 kat, diyabet hastası adayı olan pre-diyabetlilerin sayısının ise 4 katı arttığını vurgulayan Dr. Ümit Aktaş, “Çok fazla karbonhidrat içeren yiyecekler tüketmeye yönlendirildik. Beslenmemizde ekmeğin yeri arttı. Ekmek tüketiminde 10 sene önce rekor kırdık, en çok ekmek tüketen ülke olduk. Ekmeğin yanı sıra makarna bulgur, kahvaltılık gevrekler gibi besinler hasta ediyor. Bunların hepsinden uzak durulması gerekiyor” dedi.
Bol karbonhidrat ve gluten tüketen diyabetliler iyileşemezDiyabet hastalarına bol karbonhidrat içeren besinlerin tüketilmesinin önerildiğine dikkat çeken Dr. Ümit Aktaş, şunlara dikkat çekti:“Bol karbonhidrat ve gluten tüketen diyabet hastaları iyileşmez. Diyabet, beslenmenin düzenlenmesiyle tam şifayla iyileşir. Diyabet hastaları ömür boyu ilaç kullanmaya mahkûm değildir. Nitekim Tip 2 diyabet hatalarının hiç biri ilaçlardan kurtulamıyor, hastalık giderek ilerliyor. İlaç insülin kullanmalarına rağmen ayakları kesiliyor, böbrekleri iflas ediyor, gözleri kör oluyor ve en önemlisi kalp damar hastası oluyorlar.”
Dünyada bir numaralı ölüm nedeninin kalp damar hastalıkları, kalp damar hastalıklarının da önde gelen nedeninin diyabet olduğunu belirten Dr. Ümit Aktaş, “Diyabetten korumak istiyorsanız tüm karbonhidratları ve gluten içeren gıdaları hayatınızdan çıkarmalısınız.”dedi. Dr. Ümit Aktaş, diyabet hastalarının tüketmesi gereken besin maddelerini şöyle sıraladı:Yağ tüketmekten korkmayın, yoğurdunuzu evde yapın!
“Diyabet hastaları iyileşmek istiyorsa, yağ tüketmekten korkmayıp, zeytin ağı, tereyağı gibi sağlıklı yağları tüketmeli! Beslenme alışkanlıklarında paça ve kemik suyu çorbasına yer vermeli! Kendi yoğurtlarını, kefirlerini, sirke ve turşularını evlerinde yaparak sağlıklı beslenme alışkanlığı edinmeliler! Ceviz, fındık, badem gibi sağlıklı kuruyemişleri de öğünlerine eklemeliler! Karbonhidrat ve glutenden tüketmeyi sürdürürlerse iyileşemezler. Tip 2 hastaları, karbonhidratı hayatlarından çıkarırlarsa sağlıklı beslenerek ilaç almaktan kurtulur, tam şifa ile iyileşirler.”
Dr. Ümit Aktaş’tan Anti-Diyabet yaşam önerileri:
• Temel kuralımız doğal beslenme olsun. Bütün işlenmiş gıdaları ve şekeri hayatınızdan çıkarın. Unutmayın, raf ömrü olan her gıda işlenmiş gıdadır.
• Tüm sebzeleri mevsiminde tüketin.
• Meyvelerin şeker içerdiğini unutmayın. Seçiminizi elma gibi düşük oranda şeker içeren, yani glisemik indeksi düşük meyvelerden yana yapın. Meyve sularından kesinlikle uzak durun.
• Her türlü ekmek (beyaz, kepekli, tam buğday, yufka, lavaş, köy ekmeği), un, bulgur, makarna, erişte, şehriye ve hatta ev tarhanasından bile uzak durun.
• Yulaf, arpa ve çavdar da gluten içerirler, doğal olarak bunları da tüketmeyin.
• Marketlerde “glutensiz” adı altında satılan tüm ürünler nişastadan üretilir. Bunların glisemik indeksi, şekerin neredeyse iki katıdır ve bunlar da asla tüketilmemelidir.
• Hazır mayalı gıdalardan uzak durun.
• Genetiğine müdahale edilmiş yemle beslenen besi hayvanlarından, aynı nedenden dolayı çiftlik balıklarından da uzak durun. Merada yayılmış hayvan eti ve deniz balıkları, yani, fıtratına uygun yetiştirilmiş hayvandan gelen kırmızı et, tavuk eti, balık, yumurta tüketin.
• Tüm sakatatlar faydalı ve gereklidir.
• Sızma zeytinyağını bol bol tüketin. Halis tereyağından da korkmayın, bolca tüketin.
• Ev yapımı yoğurt, kefir ve turşu tüketin.
• Egzersiz anti-diyabetik bir yaşam tarzının olmazsa olmazıdır. Öyle spor salonlarına gidip, sağlığınızı tehlikeye atan ağır egzersiz programlarından bahsetmiyorum. Yürümek en güvenli, en sağlıklı egzersizdir. Günde yarım saatle başlayın ve bir saate çıkarmayı hedefleyin.
|