Protetik Diş Tedavisi Uzmanı Doç. Dr. Oğuzhan Görler, diş implantı uygulanan hastalara tavsiyelerde bulunarak, implantın ağızda daha uzun kalabilmesi için ağız hijyenine dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.

     Medicana Sivas Hastanesi Protetik Diş Tedavisi Uzmanı Doç. Dr. Oğuzhan Görler, diş implantlarının özellikle titanyum denilen canlı dokular ile uyum sağlama kabiliyeti üst seviyede olan materyaller olduğunu belirterek, “Kullanım amaçları eksik olan diş veya dişlerin eksikliklerinin giderilmesi olup, dişlerin eksik olduğu bölgelere diş kökünün görevini üstlenmesi için yerleştirilmektedir. Bu görevlerini yerine getirebilmeleri ve yerleştirildikleri kemik dokusu ile bağlantı kurmaları için zamana ihtiyaç duyulmaktadır. Bu süre, kullanılan implantların yüzey özelliklerine, uygulandıkları kemiğin bölgesi, kalitesi, yoğunluğu ile kendisi ve çevre dokuların sağlığı gibi faktörlerine bağlıdır. Günümüzde hastalarımızın bahsettiğimiz faktörler uygun olduğu taktirde aynı seansta dahi diş eksikliklerini giderebilmemiz mümkün olabilmektedir. Yaygın olarak üç aylık süre beklenmekte ve sonrasında protez uygulamasına geçilmektedir” dedi.

     İmplant uygulaması hastaya bağlı
Doç. Dr. Görler, implant uygulaması süresinin uygulama mekanizmasından çok hastaların çene kemiklerinin ve ağız sağlığının implant için uygun, yeterli ve iyi seviyede olması gerektiğine değinerek, “Genellikle implant uygulamaları, implantların çene kemiğine yerleştirilmesi ve protezlerin yapılması olarak iki aşamada yapılmaktadır. İlk aşama olan implantların çene kemiğine yerleştirilme süresi implant sayısına, implant uygulanacak bölgenin operasyon için uygunluk durumuna ve anatomik olarak riskli bölgeler ile komşu olup olmamasına göre farklılık gösterebilmektedir. Özellikle üst çene arka bölgelerde sinüs dediğimiz anatomik boşlukların diş eksiklikleri başta olmak üzere çeşitli faktörler ile sarkması ve implantların yerleştirilmesi için yeterli kemik bulunmaması durumunda kemik tozu dediğimiz greft materyallerinin uygulanması ve kemikleşme süreci gerçekleştikten sonra implantların yerleştirilmesi gerekebilmektedir. Bu uygulama, implantların kemikle bağlanma süresini yani protezlerin yapılması için gereken bekleme süresini artırabilmektedir. Benzer şekilde kemik kalınlığı yeterli olmadığı durumlarda kemiklerin implant çapı için yeterli seviyeye getirilebilmeleri için kemik genişletme operasyonları ve greft uygulamaları gereken zamanı artırabilmektedir. Özetle implant uygulamasının süresi uygulama mekanizmasından ziyade hastalarımızın çene kemiklerinin ve yine ağız sağlığının implant uygulaması için yeterli ve iyi seviyede olup olmamasına bağlıdır. Bu uygunluk için gerekecek hazırlıklar hastadan hastaya farklılık arzetmekdir. Bu süreçte erken yükleme dediğimiz implant ile birlikte aynı seansta dişlerin takılması mümkünken, yaklaşık bir yıllık bir süre de gerekebilmektedir” diye konuştu.

     İmplant ömür boyu kalıyor mu?
Görler, hastaların en çok sordukları soruların başında implantların ömür boyu ağızda kalıp kalmayacağı olduğunu söyleyerek, “Bunun cevabı olarak esasen kendi dişlerimizi örnek vermek en kestirme yol olacaktır. Hiçbir olumsuz faktör olmasaydı hastalarımız sağlıklı ve hatta vücudumuzun en güçlü dokusu olan dişlerimizi kaybetmezlerdi. Genellikle implant uyguladığımız hastalarımız dişlerini yetersiz ağız hijyeni ve diş eti rahatsızlıkları sebebiyle kaybettiklerinden, implant tedavisi sonrasında aynı dikkat seviyesi ile ömür boyu implantların ağızda kalmalarını beklemeleri pekte gerçekçi olmayacaktır. Bu sebeple implant uyguladığımız hastalarımıza en başta gelen tavsiyemiz, ağız hijyenine dikkat etmeleri, anlatacağımız özel bakım tekniklerine uymaları ve düzenli kontrollere gelmeleri olmaktadır. Tüm bu şartlar yerine getirildiğinde ve sistemik olarak implant ile kemik arasındaki bağlantıyı tehdit edecek bir durum olmadığı taktirde implantların çok uzun süreler ağızda kalmaları elbette mümkündür” ifadelerini kullandı.

     Sistemik hastalığı olanlar implant yaptırabilir mi?
Görler, bir başka yaygın sorunun ise şeker hastalığı, kalp hastalığı, tansiyon problemi, kemik erimesi ve benzeri sistemik rahatsızlıkları olan hastaların implant yaptırıp yaptıramayacağı olduğunu dile getirerek, “Bu sıklıkla karşılaştığımız soruya cevabım kontrol altında olan ve normal sağlık ritmini yakalamış hastalarımız için tereddüt edilmemesi gerektiğidir. Çünkü genellikle implant uyguladığımız ve aşırı diş kaybı olan hastalarımız orta yaş ve üzeri hastalar olup, birçoğunda sistemik rahatsızlıklar bulunmaktadır. Esasen genel sağlığı tehdit edebilecek ciddi bir sistemik rahatsızlık olmadığı durumlarda kemik yaşının ve sağlığının önemine vurgu yapmaktayız. Elbette sistemik rahatsızlıkları olan hastalarımızın tedavilerine başlamadan evvel gerek görüldüğü taktirde ilgili rahatsızlıkla ilgilenen uzman arkadaşlarımızla istişare etmekte ve olurlarını alarak operasyona başlamaktayız. Hangi implantların tercih edilmesi konusuna gelince hekimler olarak bizler hastalarımızın da talep ve isteklerini göz önünde bulundurarak birçok seçenek üzerinden birine karar verip uygulamaktayız. Yerli ve ithal birçok implant markası bugün ülkemizde faaliyet göstermekteler. Ekonomik seviyeler de göz önünde bulundurularak hastalarımızın sağlıkları için gereken en uygun tercihi birlikte yapmaktayız. Özellikle yurt dışından gelen yoğun taleplere karşılık verirken genel istek yaşadıkları ülkelerde de bilinen ürünlerin tercih edilmesi olurken, ülkemizde yerli markalara karşı oluşan talep her geçen gün memnuniyet verici derecede artmaktadır” şeklinde konuştu.