|
RTÜK BAŞKANI PROF. DR. DAVUT DURSUN |
|
|
RTÜK Başkanı Prof. Dr. Davut Dursun, Türkiye'de fiili televizyon yayıncılığının, televizyona dair yasal düzenlemelerden önce başlamasından dolayı yayıncıların yasal düzenlemelere halen alışamadığını belirtti.
RTÜK Başkanı Prof. Dr. Davut Dursun, Radyo Televizyon Yayıncıları Meslek Birliği (RATEM) tarafından Erciyes Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde düzenlenen, '6112 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun ve Yayın Hizmeti Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik' konulu bilgilendirme toplantısında yayıncıları eleştirdi. 3984 sayılı kanunun alelacele, çeviri usulüne göre yapılması ve teknolojiye ayak uyduramaması nedeniyle artık ihtiyacı karşılayamamasından dolayı, 6112 sayılı kanuna ihtiyaç duyulduğunu belirten Dursun, özel televizyon yayıncılığının fiilen başlamasıyla söz konusu yayıncılığa dair kanunun 4 yıl sonra çıkarılmasından dolayı yayıncıların kurallı düzene alışamadıklarını ve halen buna dair sıkıntıların devam ettiğini söyledi. Yayıncıların kanun kapsamında belirlenmiş kurallara alışamamasını eleştiren Dursun, "Türkiye'de 3984 sayılı yasa henüz çıkmamışken, özel radyo ve TV yayıncılığı fiilen başladığı için yayıncılar kurallı yayın yapmaya karşı çıkma eğilimi gösterdiler. Bu eğilim yasa çıktıktan sonra da devam etti. Bugün dahi bunun yansımaları görünüyor. Yayıncılar statükonun devam ettiğini söylüyorlar. Bir kural koyduğunuzda bu da nereden çıktı diye tepki gösteriyorlar" dedi.
Dursun, yayıncıların ihlal ettiği başlıca konuları, insan onuruna dikkat etmeme, şiddet içeren yayınların devam etmesi, sponsorlukla ilgili hususlar, tele alışveriş ve reklamlardaki ihlaller olarak sıraladı. Dursun, özellikle yerel yayıncıların ticari reklam ve doğrudan satış konularında çokça ihlalde bulunduğunu vurguladı. Yerel yayıncıların belirlenen siteme ayak uydurma konusunda problem yaşadığını dile getiren Dursun, "Halen eski alışkanlıklardan dolayı yeni standartlara itibar edilmiyor.
Yayıncıların bize yardımcı olmalarını ve yeni medya düzenine ayak uydurmalarını bekliyoruz. Uydurmadıkları takdirde yasal düzenlemeler ve müeyyideler söz konusu. Bu düzenlemelere uymaları yayıncıların lehine. Onlar her şeyin kendi menfaatlerine olmasını istiyor ama onların dikkate almadığı 70 küsür milyon izleyici kitlesi ve onların da haklarının korunması gerekiyor" diye konuştu.
3984 sayılı yasanın analog yayıncılığı geride bırakan karasal yayıncılığa da cevap vermediğini, 6112 sayılı yasanın bu problemi ortadan kaldırarak, karasal yayıncılığa geçişte belli bir takvim öngördüğünü ifade eden Dursun, 6112 sayılı yasa ile AB müktesebatına uyumlu yayıncılığın da göz önünde bulundurulduğunu kaydetti. Dursun, son olarak, karasal yayıncılık yapan kuruluşları, resmiyette lisans hakkına sahip olmamalarına rağmen, lisansları varmış gibi davranmaları konusunda uyarıda bulundu. Karasal yayın yapan kuruluşlara lisans tahsisi yapılana kadar yalnızca yayın müsaadesi verildiğinin altını çizen Dursun, "Yayıncılar lisansları varmış gibi yayın yaptıkları alanı genişletme talebinde bulunuyorlar. Ama halen lisanslı değiller, yalnızca frekans tahsisi yapılana kadar frekans kullanma hakkına sahipler. Yasa da bu şekilde genişlemeye müsaade etmiyor. Karasal yayında kuruluşlara tahsis edilen frekans yok. Bu konuda ısrar gereksiz" şeklinde konuştu.
|
|
|
|
Sayfayi öner |
Yorum Ekle |
|
Yorumlar(0) |
Oluşturma | 07 Şubat 2012 Salı 09:08 |
|
|
|
|