|
|
Prof. Dr. Ruşen Keleş Türkiye'de planlama ve imar faaliyetlerinin yasama, yürütme ve yargıyla iç içe girdiğini ve yeni kurulan bakanlıklarla giderek merkezileştiğini söyledi.
Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Mimarlık Fakültesi Konferans Salonu'nda düzenlenen 'Planlama ve Siyaset Bilimi Üzerine' adlı söyleşiye konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Ruşen Keleş, Türkiye'deki planlama ve şehircilik faaliyetlerinin yapısı ile ilgili bilgi verdi. Keleş, Türkiye'de yerel planlama faaliyetlerinin 1930'lu, bölgesel ve ülke çapındaki planlama faaliyetlerinin de 1960'lı yıllarda başladığını ifade etti. Türkiye'de prosedürde yasama, yürütme ve yargı erklerinin birbirinden ayrı olduğunu söyleyen Keleş, “Herhangi biri diğerinin uygulama alanına müdahale etmemelidir, karışmamalıdır. Ama görünen o ki, hepsi birbirinin içine girerek hareket etmektedir. Kentleşme, imar ve planlama içiçeliğin en çok görüldüğü alanların başındadır.” dedi.
Keleş, planlamanın genel çerçevesinin yasama tarafından çizildiğini, uygulamasının yürütme tarafından denetlendiğini belirtti. Kentleşme, imar ve planlama konularında merkezi yönetimlerle yerel yönetimler arasında dikey anlamda birliktelik olduğunu dile getiren Keleş, “Planlama yerel ve merkezi yönetimlerin ortak yürütmesi gereken alanlar. Bir yanda dikey bir yanda yatay birliktelik söz konusu. Ama görünüşte böyle. Çünkü ülkemizin planlama faaliyetlerinde son yıllarda merkezileşme görülüyor.” diye konuştu. Söz konusu merkezileşmenin yalnızca imar yasasının yapısından kaynaklanmadığına dikkat çeken Keleş, GAP, Özel Çevre Koruma Kanunu, DDY, TOKİ, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Turizm ve Kültür Bakanlığı, Orman ve Su İşleri Bakanlıklarının merkezileşmenin ispatı olduğunu ifade etti. Söyleşi, kokteylle sona erdi.
|
|
|
|
Sayfayi öner |
Yorum Ekle |
|
Yorumlar(0) |
Oluşturma | 30 Kasım 2011 Çarşamba 08:41 |
|
|
|
|