Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, Üniversitelerarası Kurul (ÜAK)'un yayımladığı bildiriyi de, yaptığı istifa çağrısını da ciddiye almadığını söyledi.
Zaman Gazetesi'nin haberine göre, başından beri rektörlerle dostça çalışmak istediğini ifade eden YÖK Başkanı, gerginliğin üniversiteye zarar ver-diğinin altını çizdi. Başkan Özcan, "Kapım da, zihnim de, gönlüm de herkese açık." dedi. Bu arada, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Özcan'la ilgili soruşturma için takipsizlik kararı verirken, Ankara ve Gazi Üniversitesi rektörleri hakkında inceleme başlattı.
'GERGİNLİK ZARAR VERİR'
Son günlerdeki gelişmeleri Zaman'a değerlendiren YÖK Başkanı, 'sicil amiri' olduğu rektörler hakkında herhangi bir işlem yapmayı düşünmediğini vurgularken, gerginliğin üniversitelere zarar verdiğinin altını çizdi. 'Rektörlerle dostça çalışmak istediğini' ve ÜAK bildirisine rağmen dostluk için ümidini kaybetmediğini anlatan Özcan, şunları söyledi:
"Ben her zaman rektörleri yanımızda görmek istiyorum. Üniversitelerin sorunlarını ancak birlikte çözebiliriz. Karşı kutuplarda yer alarak üniversitelerin sorunlarını çözemeyiz, yoksa üniversitede huzur olmaz. Üniversitelerde huzur ortamı yaratmalıyız. Bunun için karşılıklı olarak iyi geçinmek zorundayız." Göreve başladığında da ilk hedefinin bu olduğuna işaret eden Başkan, "Maalesef işler böyle bir noktaya geldi. Ama ben hâlâ aynı düşüncedeyim, dost olalım, işlerimizi dostça yapalım. Üniversiteler özgür ve demokratik olsun, insan haklarına riayet edelim. Hepimiz böyle olursak üniversitelerde sorun çıkmaz." diye konuştu.
Bundan sonraki çalışmalarına rektörlerle görüşerek devam edeceğine işaret eden YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan, tüm işlerini kanunlar ve hukuk çerçevesinde yapmayı sürdüreceğini, rektörlerin açıklamalarının da bunu değiştirmeyeceğini kaydetti. YÖK Başkanı, bir bilim adamının yasakçı olmasına anlam veremediğini kaydederken, "Ben artık yasakçı rektörlerin bildirilerini önemsemiyorum." dedi. Özcan, şöyle konuştu:
"Beni istifaya çağırmak onların işi değil. Herhalde kızgınlıklarından yaptılar böyle bir şeyi. Benim için önemli bir olay değil. Anayasal bir üst kuruluz, görev süreleri bitecek rektörler istedi diye görevimizi bırakacak değiliz." Rektörlerden özgürlükçü bir tavır sergilemelerini beklediklerini, halkın da bu düşüncede olduğuna dikkat çeken YÖK Başkanı, 'çok az yasakçı rektör olduğunu, diğerlerinin ise onların etkisinde kaldığını' belirtti.
'POLİTİKA YAPACAKLARSA ÜAK BUNUN YERİ DEĞİL'
Rektörlerin birbirlerini etkileyerek böyle bir tavır aldıklarını düşünen Özcan, rektörlerin önemli bir kısmının yasakçılığa karşı olduğunu savundu. ÜAK toplantısına katılmayan rektörlerin de olduğunun altını çizen Yusuf Ziya Özcan, "Rektörler politika yapacaksa Üniversitelerarası Kurul bunun yeri değil." dedi.
Başörtüsü serbestliği için anayasa değişikliğinin yeterli olduğuna dair yazıları rektörlerin yoğun talebi üzerine gönderdiklerini anlatan YÖK Başkanı, şöyle devam etti: "Ayrıca CHP'nin anayasa değişikliğinin iptali için açtığı davanın gerekçesinde, anayasa değişikliği iptal edilmez ise başörtüsünün üniversitelerde artık serbest olduğu yazıyor. Yani bizim yazılarımızı CHP teyit ediyor."
'ÇOK ÜZÜLDÜM, ZOR BİR DURUM'
Önceki gün Kocatepe Camii'ndeki şehit cenazesinde yalnız kaldığına dair basında çıkan yorum ve fotoğrafları doğru bulmayan YÖK Başkanı Özcan, şu açıklamayı yaptı: "Cenaze sahiplerinin psikolojik durumu beni çok etkiledi. Ben romantik bir adamım. Kendimi onların yerine koydum, çok üzüldüm, zor bir durum. O psikolojik ortamda nerede duruyorum, kim geliyor, kim gidiyor, aklınıza bile gelmiyor."
EN SAĞDUYULU KESİM ÖĞRENCİLER
Son günlerde yaşanan olaylarda 'en sağduyulu kesimin öğrenciler' olduğunu vurgulayan Özcan, "Onlar kardeşçe derslerine giriyor, aralarında hiçbir sorun yaşanmıyor. Birkaç provokasyon ve münferit olay dışında ciddi bir şey olmadı. Bu serbestiyi öğrencilere uyguluyoruz, onların sağduyusu da bizim yaptığımızın doğru olduğunu gösteriyor." görüşünü dile getirdi. Özcan, provokatörlere meydan vermemek için valilikleri göreve çağırdıklarını ve rektörleri uyardıklarını hatırlattı.
Öğrencilerin içinden geldiğini ve hissiyatlarını iyi bildiğini belirten Özcan, sorunlarının görüşüldüğü YÖK Genel Kurulu'na öğrenci konsey başkanlarını çağıracağını kaydetti.
YÖK'ün kapılarını herkese açtıklarını ifade eden Özcan, sözlerini şöyle tamamladı: "Rektörlerden bile bu odaya hiç giremedim diyenler var. Vakıf üniversitelerinin mütevelli heyetleri yıllarca girememiş. Ama artık herkese açık." |