ÜRETİCİ VE İHRACATÇIYA AVANTAJ
Sistemin, ortamdaki oksijen seviyesini kontrol etme esasına dayandığını, depolara yapılan izolasyon ve gaz kontrol sistemleriyle ürün özelliklerine göre değişmek üzere oksijen oranının düşürüldüğünü ifade eden Atalay, şu bilgileri verdi:
''Sistemin gıdadan tarıma, sanattan spora kadar çok geniş bir kullanım alanı bulunuyor. Avrupa'da uzunca bir süredir bilinen sistemlerin Türkiye'de bir kaç depo dışında uygulaması olmamış. 1970'li yıllarda yapılan ilk uygulamaların, dönemin teknolojisinin yetersizliğinden başarısız olması nedeniyle sistem yaygınlaşmamış.
Tarımda iddiası bulunan tüm ülkelerde hızla yaygınlaşan bu sistem, üretici ve ihracatçıya önemli avantajlar sağlıyor. Atmosfer kontrol sistemiyle depoya konulan meyvelerin saklama süresi ortalama iki katına çıkıyor. Örneğin bir elma, çok düşük oksijen seviyesiyle, 13-14 ay sonra dahi dalından koptuğu kadar taze olarak tüketilebiliyor. Sistem, ürüne göre değişmek üzere, üretici ve ihracatçının fiyat tutturmasına olanak sağlayabilecek süreler sunuyor. Türkiye'de ağaçtan rafa uzanan süreçteki fire oranının ortalama yüzde 40 olduğu tahmin ediliyor. Bunun ekonomik kaybını düşündüğünüzde sistemin bu ülke için kaçınılmaz olduğu ortaya çıkıyor.''
Atalay, Türkiye'nin ihraç ürünlerinde yoğunlukla böceklenme, ilaç kalıntısı gibi sorunlarla karşılaştığına dikkat çekerek, yine oksijen kontrolüne dayalı fimügasyon sistemiyle zararlıların depoda hiçbir zehir kullanılmadan tamamen öldürülmesinin mümkün olabildiğini ifade etti.
Sistemin sadece depolarda değil daha küçük ebatlarda saklama için büyük torbalara ve konteynerlere de uygulandığını dile getiren Atalay, Gaziantep ve Konya'da iki tesiste uygulamanın başlatıldığını söyledi.
Sistemi Mart ayından bu yana uygulamalarına rağmen çok yoğun ilgiyle karşılaştıklarını dile getiren Atalay, ''Bir kaç uygulama sonrası insanların sistemin faydalarını görmesiyle kısa sürede hızla büyüyeceğimizi öngörüyoruz. Hollandalı şirketle yaptığımız protokole göre 2 yıl sonra bir teknolojik işbirliği şirketi kuracağız, 2012'den itibaren sisteme ait makine ve cihazların Türkiye'de üretimine başlayacağız'' dedi.
LIVERPOOL KULLANIYOR
Atalay, sistemin geniş bir kullanım alanı bulunduğunu, sağlık sektöründe özellikle kanser tedavisi konusundaki araştırmaların devam ettiğini, askeri alanda da kullanım alanlarının genişlediğini belirterek, spor kulüplerine de sistemi tanıtmayı planladıklarını dile getirdi.
Avrupa'da aralarında Liverpool, Avusturya Wien takımlarıyla Avusturya ve Hollanda milli takımlarının da bulunduğu bir çok branştan kulübün yüksek irtifa sistemini uyguladığını bildiren Atalay, ''Ortamdaki oksijeni kontrol eden bu sistem, futbol kulüplerinin de ilgisini çekecek. Bu sistemle kulüplerin yüksek irtifalarda, sporcu dayanıklılığını artırmak için yaptığı kampları kendi tesislerine taşıyabiliyoruz. Tesisler içinde izolasyonlu salonlar, yatak odaları ve çadırlar yaparak 2 bin metre ve üstü irtifadaki oksijen şartlarını sağlayabiliyoruz. Sistem bir çok kulüp tarafından başarıyla uygulanıyor. Tarım sektörünün ardından sistemi, Turkcell Süper Lig'de faaliyet gösteren futbol takımlarına da tanıtmaya başlayacağız'' diye konuştu.
Atalay, tarım sektöründe böcekle mücadele ve saklama süresini artıran sistemlerin maliyetinin depolama kapasitesine göre değiştiğini, 500 tonluk bir depolama kapasitesi için sistemin 120 bin avroya kurulabileceğini dile getirdi.
Atalay diğer kullanım alanlarıyla ilgili maliyetin proje üzerinden ortaya çıkabileceğini sözlerine ekledi. |