Yıl 1932. Aylardan Kasım ve ayın ilk günü Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 4. döneminin 2. yasama yılı TBMM Başkan Vekili İzmir Milletvekili Refet Bey tarafından yapılan yoklama ile açılıyor. Çoğunluğun bulunduğu tespit edildikten sonra Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk, konuşmasını yapmasını için kürsüye davet ediliyor. TBMM alkış seslerinden yıkılıyor. Alkış sesleri arasında Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk, kürsüye geliyor.
Atatürk'ün Meclis açış konuşmaları diğer nutuklarından farklıydı. Çünkü açılışlarda yapılan konuşmalar, Hükümet'in ekonomik politikalarının programı niteliği taşırdı. Atatürk'ün ekonomi politikasının ana hatlarını bu konuşmalar kapsardı.
ATATÜRK'ÜN ÇOK ÖZEL KONUŞMA VE GÖRÜNTÜSÜ / VİDEO
Geleneğe göre, bu kısa konuşmalarda önce geçen senenin hedefleri belirtilir; nelerin yapılıp, nelerin yapılmadığı yani alınan sonuçlar açıklanır ve daha sonrasında yeni senenin istekleri sıralanırdı. Hükümet bunu bilirdi ve sürekli olarak Gazi'nin kontrolü ve gözetimi altında olduklarını bildiklerinden söylenenler ışığında programı hazırlarlardı. Bu konuşmalar Atatürk'ün ölümüne kadar aralıksız devam etmiştir.
Görüntülerine ulaştığımız ve ilk kez yayınladığımız (Millet Meclisi Tutanak Dergisi D. IV, C. 10, Sa. 3'te çözümü yayınlanmış olan) 1 Kasım 1932 tarihli konuşmada da Atatürk gelenek ışığında o günün ekonomik koşullarını dile getiriyor ve bakın neler söylüyor:
ATATÜRK’ÜN TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ'NİN IV. DÖNEM
2. Yasama Yılını Açış Konuşması
1 Kasım 1932
Büyük Millet Meclisinin sayın üyeleri,
Büyük Millet Meclisinin 4'üncü döneminin 2'nci yasama yılını açıyorum. Yüce milletimizin değerli vekillerini, saygı ve sevgi ile selamlarım. (Alkışlar)
Aziz arkadaşlarım...
Uluslararası politik, ekonomik bunalımlar nedeniyle uygarlığın çekmekte olduğu sıkıntı ve acılar sürmektedir.
Politik bunalımın içyüzü, silahları bırakma konferansının zorluklarında özel olarak gözlenebilir.
Ekonomik bunalım ise, uluslar arasında değişimin azalması ve daralması ile alanını genişletmiş ve etkisini artırmıştır.
Bizim inancımızca uluslararası politik güvenliğin gelişmesi için, ilk ve en önemli şart, ulusların hiç değilse barışı koruma fikrinde içtenlikle birleşmleridir. (Alkışlar)
Biz, ekonomik güçlenmenin temelinin de, ancak her ulusun refah içinde yaşamaya ve ilerlemeye hakkı olduğunu kabul eden bir düşünce ile ve bütün ulusların birlikte çalışmalarıyla sağlanabileceği görüşündeyiz. (Alkışlar)
Sayın milletvekilleri...
Bütün ulusların güçlükle göğüs germeye uğraştığı zorluklar içinde ulusumuz büyük canlılık, hükümetimiz yerinde davranış göstermektedir. (Alkışlar)
Komşularımızla ve bütün uluslarla ilişkilerimiz ciddi, içten, barış ve güven fikrine dayalı olarak gelişmektedir. (Alkışlar)
Dostlar arasında dürüst bir durumun korunması bizim her zaman çok önem verdiğimiz bir esastır. (Alkışlar)
Uluslararası ekonomik güçlüklere karşı, bu günkü duruma göre, koruma, dengeleme ve gelişim için önlemler almaktayız. Karşısında bulunduğumuz her imkândan yararlanmaya çalışıyoruz. Milli ekonominin ve paranın gösterdiği güç ve sabit durum, alınan önlemlerin uygun oluşuna inandıracak niteliktedir.
Bütçenin durumu, tahminlerin bu yıl gerçekleşebileceği konusunda güçlü umutlar vermektedir. Muhakkak ki, dengeli bir bütçenin sağlanması, gelecek yıla yönelik endişelerimizin yine özü olacaktır.
Aziz arkadaşlar...
Her zaman göz önünde bulundurduğumuz ana işleri, ara vermeden sürdürmek zorundayız.
Demiryolu programının uygulanmasına devam edeceğiz. (Alkışlar)
Tarım alanında yenileme kuruluşlarını tamamlayacağız.
İhracat mallarımıza dış ülkelerde alıcı bulmak ve satışlarımızı çoğaltmak için, her önlemi arayıp tespit etmek önem verdiğimiz konular arasındadır. (Alkışlar)
Ulusal ihtiyaç ve yararımız için gerekli olan sanayi kuruluşlarının bir an önce kurulması konusunda da önemle çalışıyoruz.
Sosyal hastalıklar ile uğraşım çalışmalarımızı artıracağız.
Milli kültürün her alanda açılarak yükselmesini Türk Cumhuriyeti’nin temel dileği olarak sağlayacağız. (Alkışlar)
Türk dilinin, kendi benliğine, aslındaki güzellik ve zenginliğine kavuşması için, bütün Devlet kuruluşlarımızın dikkatli ve ilgili olmasını isteriz. (Alkışlar)
Sayın arkadaşlar...
Ulusumuz her güçlük ve zorluk karşısında, durmadan ilerlemekte ve yükselmektedir. (Alkışlar)
Büyük Türk milletinin, bu yoldaki hızını, her imkân ile artırmaya çalışmak, bizim hepimizin en kutlu görevidir. (Sürekli alkışlar) |