Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, Rusya'nın, ''gümrüklerde Türk mallarına yönelik tam kontrol içeren 13 Ağustos 2008 tarihli genelgeyi dün itibariyle iptal ettiğini'' Gümrük Müsteşarlığı'na bildirdiğini açıkladı.
Yazıcı, böylece iki ülke arasındaki ticarette önceki duruma dönüldüğünü kaydetti.
Yazıcı, Başbakanlık Merkez Binası'nda düzenlediği basın toplantısında, Rusya ile ticarette bir yıldır yaşanan sorunlara ve Gümrük Müsteşarlığı'nın faaliyetlerine ilişkin çalışmalar hakkında bilgi verdi.
Rusya ile gümrüklerde yaşanan sıkıntıların bir süredir ilgili kurumlar, ihracatçılar ve kamuoyunun gündemini meşgul ettiğini anlatan Yazıcı, bu süreçte, hükümet olarak sıkıntıların aşılmasına yönelik yoğun çalışma yaptıklarını, Rus tarafı ile görüştüklerini belirtti.
Buna rağmen sorunun çözülemediğini ifade eden Yazıcı, 6 Ağustos 2009'da Rusya Federasyonu Başbakanı Vladimir Putin ile başbakanlar düzeyinde görüşme yapıldığını hatırlattı. Görüşmeler sonucunda bir mutabakat zaptı imzalandığını, bu zaptın bir maddesinde ''Rusya gümrük servisinin Türkiye menşeli ve Türkiye'den ithal edilen mallara tam kontrol uygulamasını içeren 13 Ağustos 2008 tarihli genelgeyi kaldıracağının'' taahhüt edildiğini anlatan Yazıcı, bu kapsamda dün itibariyle söz konusu genelgenin iptal edildiğinin Gümrük Müsteşarlığı'na bildirildiğini, böylece Rusya ile ticarette daha önceki döneme geçildiğini bildirdi.
Bu arada Bakan Yazıcı, ''Alo 136 Gümrükler Muhafaza İhbar Hattı''nı, bugün hizmete açtıklarını da bildirdi.
''RUSYA'NIN ÇOK ÖNEMLİ BİR ENGEL OLAN, TÜRK MALLARINA VE TÜRK MENŞELİ MALLARA TAM KONTROL UYGULANMASINI İÇEREN GENELGESİ DÜNDEN İTİBAREN YÜRÜRLÜKTEN KALKTI''
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, Rusya'nın geçen yıl uygulamaya koyduğu çok önemli bir engel olan, Türk mallarına ve Türk menşeli mallara tam kontrol uygulanmasını içeren genelgesinin dünden itibaren yürürlükten kalktığını belirterek, ''Şimdi başa dönüldü. Geçen yıl ağustos ayında yürürlüğe konulan genelgeden önce mal sevkıyatı ne şekilde yapıldıysa yine o şekilde yapılacak'' dedi.
Yazıcı, Başbakanlık Merkez Binasında düzenlediği basın toplantısında, Rusya ile gümrüklerde yaşanan sıkıntıların yaklaşık 1 yıldır Türkiye'nin ticari hayatının gündeminde bulunduğunu hatırlattı.
Sorunun çözümü için yoğun çalışma yürütüldüğünü, Rusya ile görüşmeler yapıldığını, 2008 yılı Eylül ayında bir mutabakat sözleşmesi imzalandığını hatırlatan Yazıcı, bu sözleşmenin Kasım ayında yürürlüğe girdiğini, bu sözleşmeyle Rusya'nın tek taraflı olarak Türk mallarına ve Türk menşeli mallara uyguladığı tam kontrol sistemini esnekleştiren ''Basitleştirilmiş Gümrük Hattı (BGH)'' olarak niteledikleri yeni bir sistemin, gönüllülük esasına dayalı olarak uygulanmasının kabul edildiğini anlattı. Beklenen ilerleme sağlanamadığı için görüşmelerin sürdürüldüğünü, 2009 yılı Şubat ayında iki ülke arasında akdedilen sözleşmenin yürürlüğe konulması için İstanbul'da bir mutabakat zaptı imzalandığını kaydeden Yazıcı, bu zaptta, öncelikle belli alan üzerinde tarafların BGH uygulamasını devreye sokmalarının kararlaştırıldığını anlattı. Yazıcı, şöyle devam etti:
''Bu İstanbul Atatürk Havalimanı, Sabiha Gökçen ile Rusya'da Vnukova havaalanları arasında BGH'nin uygulanmasıydı. Daha sonra tarafların altyapılarını modernize etmek, teknolojik veri paylaşımı ile kara ve deniz gümrük kapılarına da yaygınlaşması konusunda mutabakat sağlandı. Bütün bunlara rağmen ilerleme kaydedemedik. Rusya, Türk mallarına ve Türk menşeli mallara tam kontrol uygulamasını maalesef ısrarlı şekilde sürdürdü.
Konu başbakanlar düzeyinde gündem haline getirildi. 6 Ağustos'ta Rusya Başbakanı Vladimir Putin'in ülkemizi ziyaretinde bu konu da gündem maddelerinden birini oluşturdu. İki başbakanın bu görüşmesi çerçevesinde Rusya gümrük idaresi ile Türkiye Gümrük Müsteşarlığı yetkilileri 4 Ağustos'ta bir araya geldi, yeni bir mutabakat zaptını imzaladılar. Daha sonra bu taslak zabıt başbakanlar huzurunda da onaylandı, imzalandı.
Bu mutabakatın en önemli hükümlerinden biri, Rusya'nın geçen yıl Ağustos ayında yayımladığı Türk mallarına ve Türk menşeli mallara tam kontrol uygulamasına ilişkin genelgesini 17 Ağustos'ta yürürlükten kaldıracağına ilişkin ortaya koyduğu yazılı taahhüdüydü. Dün yayınlanan bazı gazetelerde Putin'e rağmen sorunun çözülmediğine ilişkin beyanlar vardı. Ama Rusya dün, sözleşmede taahhüt ettiği gibi Türk mallarına tam kontrol uygulamasını içeren genelgesini yürürlükten kaldırdığını, bu iradesinin Türkiye'deki yetkili tüm kamu kurum ve kuruluşlarına bildirilebileceğini Gümrük Müsteşarlığı'na yazılı olarak bildirmiştir.''
-''GÖNÜLLÜLÜK ESASINA DAYALI BGH UYGULAMASI SÜRECEK''-
Rusya'nın çok önemli bir engel olan söz konusu genelgesinin dünden itibaren yürürlükten kalktığını vurgulayan Yazıcı, ''Şimdi başa dönüldü. Geçen yıl Ağustos ayında yürürlüğe konulan genelgeden önce mal sevkıyatı ne şekilde yapıldıysa o şekilde yapılacak. Mal sevkıyatı o genelgeden önce azami 2-3 gün içinde gerçekleştiriliyordu'' diye konuştu.
Türkiye ile Rusya arasında önemli ticari ilişkiler olduğunu kaydeden Yazıcı, ''Rusya ile aramızdaki sorunun dün itibariyle belirttiğim şekilde, tarafların iradesine, yazılı taahhütlere rağmen bir sapma olmazsa çözüldüğü inancındayım'' dedi.
Bütün bunlara paralel olarak gönüllülük esasına dayanan BGH uygulamasının süreceğini belirten Yazıcı, hiç kimsenin BGH seçeneğini uygulamak konusunda zorlanamayacağını, haksız rekabete yol açmayacağını ama ticaret erbabından kimilerinin ''bu hattın uygulanmasını kabul ediyorum, yaptığım ticarete ilişkin bütün verilerimi paylaşıyorum'' şeklinde irade ortaya koyması halinde, o kişinin mallarının çok seri şekilde adeta VIP uygulamasıyla müşterilerine ulaşacağını anlattı.
Bir gazetecinin, ''bavul ticaretine'' ilişkin sorusu üzerine Yazıcı, yaklaşık 1 yıldır süren görüşmelerin hiçbirinde bavul ticaretinin konuşulmadığını söyledi. Yazıcı, ''Bu ilişkilerin gerilmesi, tam kontrolün yapılması kesinlikle bavul ticaretiyle alakalı değil. Ruslar, ısrarla ve inatla şunu söylemişlerdir: (Biz Türk ürünlerini korumak istiyoruz. Taklit Türk ürünleri piyasaya giriyor.) İfade ederken iyi niyetli bir anlatım tarzı kullanmışlardır. Baktığınız zaman hak da verir duruma gelmişsinizdir. Sonuçta bu ilişkilerimiz kontrol edilebilecek, delillerle kıyaslaması yapılabilecek bir düzeye erişecektir'' diye konuştu.
-KAÇAKÇILIKLA MÜCADELE-
Toplantıda, Gümrük Müsteşarlığının çalışmalarına ilişkin bilgi veren Yazıcı, ''2008 yılı içerisinde toplam 1637 kaçakçılık olayında 508 milyon 580 bin 278 lira değerinde yakalama gerçekleştirildiğini'' bildirdi.
Yürütülen narkotik operasyonlar çerçevesinde 4 ton 37 kilogram eroin, 251 kilo 986 gram esrar, 286 kilo 794 gram afyon sakızı, 52 kilo 645 gram baz morfin, 8 kilo 421 gram kokain ve 26 adet captagon hap ele geçirildiğini kaydeden Yazıcı, ''Bir önceki yıla oranla uyuşturucu madde yakalamalarında yüzde 15'lik artış oldu. 2007'de yakalanan uyuşturucu madde miktarı 4 ton 95 kilogram iken 2008'de 4 ton 674 kilograma yükseldi. 2009 yılı, 7,5 aylık dönemde yapılan operasyonlarda 835 kaçakçılık olayı ortaya çıkarıldı, bu olaylarla ilgili 1474 zanlı yetkili makamlara teslim edildi'' diye konuştu.
Yazıcı, operasyonlar sonucu 2009'da ele geçirilen kaçak eşya ve uyuşturucu maddelerin toplam değerinin 212 milyon 922 bin lira olduğunu bildirdi.
2008'de 4 ton 37 kilogram eroin ele geçirerek rekor kıran Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü ekiplerinin 2009'da, bugüne kadar 1 ton 330 kilogram eroin ele geçirdiğini ifade eden Yazıcı, ''Narkotik operasyonlar çerçevesinde ise 2009'da 331 kilogram sıvı eroin ele geçirerek bu alanda dünya rekoruna imza atıldı. Bu operasyonlarda ayrıca 14 kilo 349 gram esrar, 425 kilo 306 gram afyon sakızı, 5 bin 160 adet esctasy hap ele geçirildi'' dedi.
Bakan Yazıcı, çeşitli kaçakçılık faaliyetlerinde kullanılan 148 otomobil, 102 TIR başta olmak üzere toplam 361 araca el koyulduğunu anlattı.
-ALO 136 GÜMRÜK İHBAR HATTI-
Bu çalışmaların bir bölümünün ihbarlar yardımıyla gerçekleştirildiğini, 2007'de Gümrük Müsteşarlığına 322 ihbar ulaştığını kaydeden Yazıcı, 2008'de 260, 2009 yılı 7,5 aylık dönemde ise 116 ihbarla ilgili işlem yapıldığını bildirdi.
Son yıllarda yapılan teknik düzenlemeler ve altyapı çalışmaları sonucu kaçakçılıkla mücadelede önemli mesafeler kat ettiklerini belirten Yazıcı, ''Daha önce hizmete açtığımız online ihbar hattının ardından, kaçakçılık ihbarlarının Türkiye'nin her yerinden Gümrük Muhafaza teşkilatına ulaşmasını sağlamak üzere 'Alo 136 Gümrükler Muhafaza İhbar Hattı'nın kurulum çalışmaları tamamlandı ve bugün itibariyle hizmete açmış bulunuyoruz'' diye konuştu.
Bugüne kadar gümrüklere ilişkin ihbarların telefonla, jandarmaya, polise veya çeşitli kamu idarelerine yapıldığını anlatan Yazıcı, hizmete açılan ''Alo 136'' hattıyla ihbarlarda daha etkin sonuçların, daha seri şekilde alınacağını ifade etti.
Yazıcı, söz konusu hattın 18 gümrük başmüdürlüğü içerisinde kaçakçılık, istihbarat ve gümrük muhafaza müdürlüklerine otomatik olarak yönlendirme yaptığını, 7 gün 24 saat açık olduğunu belirtti.
-''DÜN AKŞAM HATTI ARADIM''-
Bakan Yazıcı, dün akşam hattı denemek için arama yaptığını, söz konusu numara arandığında kimlik tespiti yapılacağı, doğru bilgi verilmesi gerektiği uyarısının yapıldığını, devam etmek istendiği takdirde görevli memura yönlendirildiğini ve ihbarın verilebileceğini anlattı.
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, bir gazetecinin, hattı arayanlardan kimlik bilgilerinin istenmesinin hattı arama konusunda caydırıcı olup olmayacağı sorusuna da şu yanıtı verdi:
''Sanmıyorum. Bunun çok az da olsa caydırıcı etkisi olabilir. Ama kimlik bilgilerini vermekten kaçınırsanız, başka yöntem bulursunuz. Belki hattı aramazsınız, doğrudan doğruya yetkili makama gelip orada söylersiniz. Olayın ciddiyeti bakımından kimlik bilgisi önemli. Aksi takdirde ticarette rekabet içinde bulunanların hakları ihlal edilebilir. Onu da koruyup gözeteceksiniz. İhbarınızda ciddiyseniz bunu bildireceksiniz. Uygulama yapılacak. Kimlik bilgilerinin de gizli tutulması zorunluluğu var. Deşifre etmenin cezai yaptırımı var.''
Yazıcı, kimlik bildirilmese dahi, olayın anlatım şekli, somut veriler ortaya konması gibi durumlarda konuyu ciddiye alarak üzerine gittiklerini sözlerine ekledi.