Bingöl Üniversitesi (BÜ) Rektörü Prof. Dr. Gıyasettin Baydaş, üniversitelerin bir toplumun dışa açılan pencereleri olduğunu belirterek, kapalı toplumların hiçbir zaman gelişemeyeceğini söyledi.

Bingöl Üniversitesi (BÜ) Rektörü Prof. Dr. Gıyasettin Baydaş, üniversitelerin bir toplumun dışa açılan pencereleri olduğunu belirterek, kapalı toplumların hiçbir zaman gelişemeyeceğini söyledi.
BÜ'nün 5 yılda 5 bin öğrenci hedeflediğini belirten Rektör Baydaş, bu rakama ulaşılması halinde ilin ekonomisine büyük bir canlılık geleceğini dile getirdi.

Yeni kurulan bir üniversite olmalarına rağmen çok güzel bir yükseliş trendi yakaladıklarını ifade eden Baydaş, yaptıkları güzel çalışmaların diğer kurumları da harekete geçireceğine inandığını kaydetti. Baydaş, "Kurumlar birbirlerine bakarak rekabet yapabilirler. Bu bir sinerji de oluşturur. Bingöl Üniversitesi'nin hızlı bir şekilde gelişmesi diğer kurumlarla beraber rekabet haline gelerek güzel bir sinerji oluşturmasını temenni ediyoruz. Türkiye ortalamasına bakılınca bir üniversite öğrencisinin aylık olarak yaptığı harcama 400 liradır.

Bizim üniversitemizde 5 yıl içerisinde 5 bin öğrenci düşünüyoruz. 5 bin öğrenciden her birinin eğitimini yaptığı şehre 400 lira bıraktığı düşünülürse bu ekonomiye ciddi bir canlılık kazandırır. 5 yıl içerisinde bizim personelimiz de 500 olacaktır eş ve çocukları ile bu nüfus 2 bin olur. Bunların Bingöl ekonomisine katkıları ortadadır" dedi.

Üniversitelerin şehirlerarası kültür ve yaşam tarzlarını pekiştirdiğini belirten Prof. Dr. Gıyasettin Baydaş, bu durumun yöre kültürüne zenginlik katacağını söyledi. Baydaş, "Kapalı toplumlar hiçbir şekilde gelişmez. Üniversite bir toplumun dışa açılan penceresidir. Biz 5 yılda 5 bin üniversite öğrencisi hedefliyoruz. Bunlardan 3 bin tanesi diğer illerden gelir. Bunlar Bingöl'e kendi kültürünü, adetlerini, yaşam tarzlarını, sosyal yaşantısını getirir.

Buradaki kültürlerde kazanır. Bunun dışında bütün Türkiye bunlarla Bingöl'ü tanıyacaktır. 3 bin tane insan Bingöl'e gelecek, burada hayatlarını devam ettirecek. 4 yıl sonra Türkiye'nin değişik illerine dağılacak ve Bingöl'ü anlatacaktır. O zaman Bingöl'ün konukseverliğinin olup olmadığı anlaşılacaktır. Bunun dışında sosyolojik olarak da, kültürel olarak da değişiklik olur. Gelen insanların kültürünün şehre yansıdığını göreceğiz ve aynı insanlar kendi illerine gittikleri zaman Bingöl kültürünü oraya yansıtacaktır.

Bu karşılıklı etkileşim şeklinde olacaktır. Biz Türkiye'de yaşayan toplumlarla entegre olmuş olacağız. Üniversite ile ekonomik, sosyal, kültürel, boyut olarak her yöne açık bir toplum haline geleceğiz, böylece yeni ve daha modern bir toplum haline gelmiş olacağız" şeklinde konuştu.