Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Mehmet Küçük, Türkiye’de senelerdir dershanelerin varlığının tartışıldığını belirterek "Dershaneler üvey evlat muamelesi görüyor. 4. Murad gibi yasakçı bir zihniyetle dershaneleri bu ülkede yasaklarsak, birçok öğretmen evlerinde özel ders vermeye başlayacaktır" dedi.

Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası'nda düzenlenen "Türkiye’de Özel Öğretimin Yeri ve Trabzon" konulu panelde konuşan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Mehmet Küçük, Türkiye'deki özel öğretim kurumlarının durumunu değerlendirdi.

Genel Müdürlüğü'ne bağlı 13 bin 800 kurum bulunduğunu, bunların dersaneler, özel eğitim kurumları, rehabilitasyon merkezleri, motorlu taşıt sürücü kursları, etüd eğitim merkezleri ve çeşitli mesleki alanda faaliyet gösteren kurslar olduğunu hatırlatan Küçük, Türkiye’de özel eğitim kurumlarının sayısının az olduğunu, Trabzon’un ise il bazında Türkiye ortalamasının altında da yer aldığını söyledi.

Fransa’da ilkokul düzeyinde yüzde 18, orta öğretimde yüzde 31, Belçika’da ilkokul düzeyinde yüzde 55, ortaokul düzeyinde yüzde 58, Almanya’da ilkokul düzeyinde yüzde 31, ortaokul düzeyinde yüzde 27, Hindistan’da ilkokul düzeyinde yüzde 25, orta okul düzeyinde yüzde 54, Japonya’da ilkokul düzeyinde yüzde 26, ortaokul düzeyinde yüzde 30, Hollanda’da ilkokul düzeyinde yüzde 72, ortaokul düzeyinde yüzde 92 oranında özel eğitim kurumu bulunduğunu kaydeden Genel Müdürü Mehmet Küçük, gelişmiş ülkelerin özel eğitim kurumlarına bazı teşvikler sağladığını kaydetti.

Özellikle Hollanda’da öğrenci başına özel eğitim kurumlarına devam eden öğrencilere 2 bin 541 dolar ile 7 bin 491 dolar arasında değişen destek sağlandığını belirten Küçük "Almanya’da teşvikler ile sektör son yıllarda yaygınlaştı. Özel öğretim kurumlarında görev yapan öğretmen kadrolarının maaşı tamamen devlet tarafından karşılanıyor. Okullar ise sadece cari giderleri olan elektrik, su ve diğer giderleri karşılıyor. Türkiye’de de özel eğitim kurumlarının teşvik edilmesi için ciddi çalışma ve hazırlıklar yapılıyor. Ben özel eğitimin desteklenmesi gerektiğine inanıyorum" dedi.

"DERSHANELER KAYIT DIŞI EKONOMİNİN ÖNÜNE GEÇİYOR"

Türkiye’de dershanelerin varlığının tartışıldığını, bunun çok yanlış olduğunu ifade eden Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Mehmet Küçük,” Dershaneler üvey evlat muamelesi görüyor. 4. Murat gibi yasakçı bir zihniyetle dershaneleri bu ülkede yasaklarsak, birçok öğretmen evlerinde özel ders vermeye başlayacaktır. Halbu ki bugün 4 bin 300 dershanede, 52 bin öğretmen sisteme bağlı olarak faaliyetlerini yürütmektedir. Yani kayıt dışı ekonomi olması engellenmiştir. Ayrıca, dershaneler sisteminde yüzde üç oranında ücretsiz öğrenci kabul edilmesi ile ortalama yılda 40 bin öğrencinin eğitimi de karşılanmış oluyor. Bu sosyal devlet olmanın gereğini yerine getirmektir. Bazı dershanelerde bu oran yüzde 5-10’lar düzeyine yükselmektedir” diye konuştu.

Küçük, dershaneler sisteminin dünyada bir benzerinin olmadığı eleştirilerinin kabul edilemeyeceğini, Japonya’da çok yaygınlaştığını, komşu Yunanistan’da liseden mezunlarının yüzde 85’inin üniversiteyi kazanabilmesine rağmen, yüzde 90 oranında dershaneleşmeye gidildiğine işaret etti. ABD, İsrail ve AB ülkelerinde sınav yerine, başarı odaklı bir sistem uygulandığını, öğrencinin notlarına göre, okul hayatının yönlendirildiğini hatırlatan Mehmet Küçük, anılan ülkelerde öğrencilerin başarı ortalamasının artması için dershanelerin sürekli arttığını kaydetti.

Dershanelerde ön önemli sorunun personel sorunu olduğuna işaret eden Küçük ”Fen-Edebiyat mezunlarının çalışabilmesine olanak tanıdık. Bu büyük rahatlama sağlayacaktır. Ayrıca, özel eğitim kurumlarında sabit ücret yerine, bursluluk sistemini kurumlara getirdik. Bursluluk yüzde 90 oranında tercih edilebilir hale gelmiştir. Hedeflediğiniz kitleyi alamazsanız dahi bursluluk sistemi ile en azından bir takım maliyetleri karşılayabilirsiniz” şeklinde konuştu.

Dershaneler tarafından her yıl ödenmekte olan harçların bir defaya mahsus kuruluş sırasında ödenmesi için bir çalışma yürüttüklerini belirten Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Mehmet Küçük, “Ümit ediyorum ki bu konuyu çözüme kavuşturacağız. Maliye Bakanlığı’na teklifimiz var. Sonucunu bekliyoruz” dedi.

Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Mehmet Küçük, önümüzdeki dönemde dershane açılmasını zorlaştıracaklarını belirtirken, özel okul açılmasını da kolaylaştıracaklarını söyledi. Küçük "Dershaneler için standartlar yönergesi hazırlıyoruz. Dershane açılmasını daha zorlaştıracağız. Her önüne gelen dershane açamayacak. Bu sektörde kaliteyi artıracaktır” dedi.

"2 CM'LİK FARK İÇİN ÖZEL OKUL AÇILAMADI"

Özel okulların açılması konusunda da çok fazla standarda gidildiğini, bunun fayda değil zarar getirdiğini vurgulayan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Mehmet Küçük,” Çok fazla ayrıntıya girmişiz. 15 yıl önce konulan kuralları tamamlamak bugün imkansız. Biraz sıkıştırılsa hiçbir özel okul açılması mümkün olmaz. Bakın, biyoloji ve Fen bilgisi laboratuarı için istenen 260 veya 258 kalem ürün var. Bunların birçoğu üretilmiyor. Maalesef Türkiye’de bürokrasi çok. Bir bürokrat olarak bende bürokrasiden şikayetçiyim. Özel okul kurumlarının önünü açmalıyız. Yönergeler çok ağır. Kendi hatalarımızı düzelteceğiz. İstanbul’da bir okulun kapısı 2 metre 60 santimetre. İstenen 2 metre 62 santimetre. 2 cm’lik fark nedeniyle okul açılamadı. Aynı yer bir ev olarak kullanılamayacak mı? Tabii ki kullanılacak. 2 metreyi geçen kaç kişiyiz ki ? Çocuklarımızın boyu ortada“ şeklinde konuştu.

Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Mehmet Küçük, devlet okullarında hafta sonu açılan kurslara karşı olduğunu belirterek,”Okullarımızın bir kısmı dershane gibi görev görmektedir. Bu yanlış. Okullardaki kurslara çocuklar zorla kapatılıyorlar. Hafta içi veremediğini hafta sonu mu vereceksiniz? Yönergede değişiklik yapacağız ki bu da dershaneleri rahatlatacaktır. Öğretmenlerimizde hafta sonu dinlensinler” dedi.

"ÖZEL OKULLARA KİTAP YARDIMI ÖNÜMÜZDEKİ YIL"

Özel okullara kitap yardımını sonuna kadar haklı bulduğunu ifade eden Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Mehmet Küçük, "Önümüzdeki yıl olabilir” müjdesini verdi. Yüzde 97.5’lük devlet okullarının kitap yardımını yapan devletin yüzde 2.5’lük pay ile özel okulların ücretsiz kitap sorununa çözüm getirebileceğini kaydeden Genel Müdür Mehmet Küçük, ”Söz gelimi Koç Ailesi'nin bir ferdi devlet okuluna gittiğinde kitap yardımı alabiliyor. O halde zor şartlarda bir memur özel okula gönderdiği çocuğuna da devlet ücretsiz kitap vermelidir” diye konuştu.

"GÖÇ VEREN İLLER ÜNİVERSİTE SINAVLARINDA BAŞARISIZ"

Türkiye’de göç veren illerin başarısız olduğunu belirten Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Mehmet Küçük, bununda doğal olduğunu söyledi. Göç vererek iyi ve yetenekli insanların sürekli kaybedildiğini belirten Küçük "Burada öğrenci profilimiz çok iyi olmadığını düşünüyorum. Göçten etkileniyoruz. Hızlı göç buranın başarısını etkileyen en önemli faktördür. Ama 1. ile 30. il arasındaki öğrenciler arasında çok büyük bir fark olmadığını düşünüyorum. Bu sıralama öğrencilerin daha iyi veya daha az başarılı diye kıyaslanmasını gerektirmez. Yarım soru daha fazla yapmış olmak çok önemli değil. Önemli olan iyi yurttaş, iyi vatandaş yetiştirmektir. Çocuklarımızı test çözmek için programlandırıyoruz. Sınav işi ile kendimizi çok meşgul etmememiz lazım. Özellikle sosyal insan yetiştirmek için spora, sanata yöneltmeliyiz” açıklamasını yaptı.

"200 BİN MEZUN ÖĞRETMEN BOŞ GEZİYOR"

Yasa gereği, mevcut okullarda görev yapan öğretmenlerin sadece özel okullara belirli saatlerde derse girme hakkı tanındığını ancak bu hakkın dershane ve benzeri kurslar için tanınmadığını kaydeden Küçük "Böyle bir hak tanınması halinde, öğretmenlerin görev aldıkları ikinci kurslara öğrenci yönlendirme riskleri bulunuyor. Özel okul için böyle bir risk yok. Geçtiğimiz yıl 240 bin öğretmen KPSS sınavına girdi. Bunların ancak 25 bini atandı. 200 binin üzerinde eğitim fakültesini bitiren öğretmen boş geziyor. Bu potansiyel dururken görev almış bir öğretmene bu tür kurumlarda ders hakkı vermek doğru değil” diye konuştu.

"MOTORLU TAŞITLAR SÜRÜCÜ KURSLARINA ÇEKİ DÜZEN VERECEĞİZ"

Türkiye’de trafik kazalarının toplumun kanayan yarası haline geldiğini vurgulayan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Mehmet Küçük, "Sürücü kurslarımızın birçoğunda teori dersleri verilmiyor, hatta direksiyon dersi verilmeden ehliyet verildiğini biliyoruz. Herkes işini doğru yapacak. Yasal olarak buna ciddi bir zemin ve oto kontrol getireceğiz” dedi.

"ZİHİNSEL ENGELLİ EĞİTMENİ İÇİN 2 BİN 500 KİŞİ YETİŞTİRİLECEK"

Genel Müdür Mehmet Küçük, zihinsel engelli eğitmen açığı için çalışmalarda bulunulduğunu sözlerine ekleyerek 2 bin 500 kişinin eğitime tabi tutulacağını söyledi. Bu konuda 6 ayda tam yetkinlik sağlanamayacağını, Gazi Üniversitesi ile yapılacak bir çalışma ile de uzaktan eğitim sistemi ile bu alandaki eğitmenlerin sürekli geliştirileceğini belirten Küçük "Rehabilitasyon Merkezleri’nde geçmişte sıkıntılı bir süreç yaşandı. Bu merkezlere sahtekar gözü ile bakılıyor. Elbette her sektörde, kurumda sahtekarlar olacaktır. Biz kurumlarımızın içindeki çürük elmaların ayıklanmasını istiyoruz" açıklamasını yaptı.
Genel Müdür Küçük'e yaptığı konuşmanın ardından Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Suat Hacısalihoğlu, bir plaket verdi.