''Bu, aslında öyle anlamlı bir rakam değil, ama çok kolay hatırlanacak, akılda kalacak bir rakam olduğu için seçildi. Amaç, bilim adamlarına ülkemizi ve ülkemizdeki üniversiteleri tanıtmak, ülkemizin araştırma potansiyeli hakkında kendilerine bilgi vermek ve gelecek için bir işbirliği zemini oluşturmaktır.''
Projenin turizm açısından da etkilerinin büyük olacağını dile getiren Özcan, ''Nobel kazanmış bilim adamının ülkesine döndüğü zaman ülkemiz hakkında çok güzel sözler söylemesi, ülkemize gelecek turist sayısını etkileyecektir. Bundan Türk Hava Yolları da nasiplenecektir, TUROB da nasiplenecektir. Bütün ülkemize faydalı olacak bir şey. Akademik dünya için faydası ise tartışılamaz'' dedi.
Proje kapsamında 111 bilim adamının eşleriyle beraber Türkiye'ye geleceklerini belirten Özcan, yurt dışı ve yurt içi bütün taşıma işlerini THY'nin, yurt içindeki turistik ve tanıtım faaliyetlerini TÜRSAB'ın, konaklamayı da TUROB'un üstleneceğini anlattı.Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, YÖK'ün de hangi bilim adamlarının davet edileceğine karar vereceğini, bu kararı protokole imza atan kuruluşların temsilcilerinden oluşacak bir komisyonun alacağını kaydetti.Özcan, başta ABD ve Avrupa ülkelerinden olmak üzere dünyanın her yerinden bilim adamlarının davet edileceğini duyurdu.
''EN BÜYÜK REKLAM''
TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy da Türkiye'nin bir turizm ülkesi olduğunu, geleceğini turizme bağladığını belirterek, imzalanacak protokolle önemli bir adım atılacağını söyledi.Protokol kapsamında gelecek kişilerin kendi ülkelerinde kanaat önderleri olmasının, uluslararası toplantılarda Türkiye'yi konuşmalarının, Türkiye için bir yatırım olacağına işaret eden Ulusoy, kendilerinin de geleceğe yatırım yaptığını belirtti.
Ulusoy, Türkiye'nin, Cumhuriyetin 100. kuruluş yılında 50 milyon ziyaretçiyi ağırlamaya hazırlandığını,TÜRSAB'ın, THY'nin, özel hava yollarının ve TUROB'un işbirliği içinde çalışmasının önemli olduğunu kaydetti.İşsizliği azaltacak, istihdamı çoğaltacak sektörlerin başında turizm sektörünün geldiğini ifade eden Ulusoy, bilim adamlarının Türkiye'deki tarihi ve turistik yerleri tanıdıktan sonra gittikleri yerlerde anlatmalarının, Türkiye için en büyük reklam olacağını anlattı.
Bilim adamlarının, Türkiye hakkındaki izlenim edinmeleri, oluşmuş intibalarını değiştirmenin kendi vazifeleri olduğunu söyleyen Ulusoy, ''Antakya'yı da, Van'ı da , Urfa'yı da Efes'i de tanıtmak bizim işimiz. En iyi şekilde ağırlanacaklarını, en iyi şekilde karşılanacaklarını biz bugün burada yapacağımız protokolle üstümüze alıyoruz. Napolyon 'para para para' demiş. Biz de 'tanıtım, tanıtım, tanıtım' diyoruz'' şeklinde konuştu.
Ulusoy, bu işin fikir babalarının THY Genel Müdürü Temel Kotil ile YÖK Başkanı Özcan olduğunu belirterek, ''Hakikaten olumlu bir iş yapmışlar. Allah'tan turizm yapmıyorlar, yoksa bizim başkanlık koltuğumuza göz koyacaklardı'' şeklinde espri yaptı.THY Genel Müdürü Kotil de Türkiye'nin her konuda marka olduğunu, Türkiye'nin üç büyük kuruluşunun böyle bir konuda işbirliği yaptığını belirterek, 111 bilim adamını eşleriyle beraber Türkiye'ye getirilerek ağırlanacaklarını anlattı.
Kotil, ''Onlar gerçekten bulabilecekleri en güzel servisleri bu üç kuruluş tarafından görecekler. Hem Türkiye'nin tanıtımı olacak, hem de Türkiye'nin eğitimdeki markalaşmasına küçük de olsa bir katkımız olacak'' dedi.TUROB Yönetim Kurulu Üyesi Esra Değirmenci de turizmin son 7 yılda ciddi anlamda bir ivme kazandığını, bu tarz tanıtım projelerinin ''olmazsa olmaz'' niteliği taşıdığını kaydetti.
ORHAN PAMUK
Konuşmaların ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, özellikle Nobel ödülü almış birkaç bilim adamını davet etmek istediğini söyledi.Abu Dabi'deki bir toplantı sırasında tanıştığı Nobel ödüllü bilim adamlarına Türkiye'ye gelip gelmeyeceklerini sorduğunu ve olumlu yanıt aldığını dile getiren Özcan, ''Davet etmeye onlardan başlayabiliriz'' dedi.
Projenin ''fikir babasının'' THY Genel Müdürü Kotil olduğunu bildiren Özcan, projenin bu yılın eylül ayında başlayacağını, bilim adamlarının tek tek veya gruplar halinde ağırlanabileceklerini kaydetti. Bilim adamlarının bir hafta süreyle kalmalarının hedeflendiğini anlatan Özcan, bilim adamları için turistik amaçlı geziler de planlandığını dile getirerek, ''Onları öyle yerlere götürelim ki; ülkemizin en iyi yerlerini görsünler ve gittikleri zaman da bizim için reklam yapsınlar istiyoruz'' diye konuştu.
Bir gazetecinin, ''Hakkari Üniversitesine götürmeyeceksiniz bu durumda'' sözleri üzerine Özcan, ''Onu sonra konuşuruz. Henüz listemizde yok'' dedi.Gelecek bilim adamlarının Türkiye'deki üniversitelerde ders vermesine ilişkin bir girişim olup olmadığının sorulması üzerine Özcan, bilim adamlarının programlarının yoğun olduğunu, ancak konferanslar verebileceklerini söyledi.
Orhan Pamuk'un da Nobel ödüllü yazar olduğu, ona da teklif götürülüp götürülmeyeceği sorusuna Özcan, ''Orhan Pamuk bence çok iyi tanınan bir şahsiyet. Artık onun tanınmasına gerek yok. Zaten kendisi bizim reklamımızı yapıyor. Onun için bu sefer yabancıları davet edelim. Orhan Pamuk bizim elemanımız onu her zaman kullanabiliriz'' yanıtını verdi.
''İSRAİLLİ BİLİM ADAMLARINI DA DAVET EDERİZ''
''İsrailli Nobel almış bilim adamları da çağrılacak mı?'' sorusunu cevaplayan Özcan, ''Siyaseti bu konudan uzak tutmak istiyoruz. Eğer öyle bir bilim adamı varsa niye olmasın, biz davet ederiz'' dedi.
Başaran Ulusoy'un araya girerek, ''Turizm barış köprüsüdür'' sözleri üzerine Özcan, ''Tamamen katılıyorum. O amaçla kullanabiliriz'' diye konuştu.
''KRİZ DOKTORUYUZ''
İsrail'deki seyahat acentaları birliği başkanının İstanbullu olduğunu, Türkiye'de seyahat acentası bulunduğunu, bu acentanın faaliyetini devam ettirdiğini belirten TUSAB Başkanı Başaran Ulusoy, İsrail ile Türkiye arasında yaşanan gerginliğin turizmi nasıl etkilediği sorusuna şu yanıtı verdi:
''Türkiye, turizmde kriz doktoru olmuştur, biz de kriz doktorlarından bir tanesiyiz. İsrail ile mesele zaman zaman olmuştur. İsrailliler için en rahat tatil yapabilecekleri, en güvenli ülke Türkiye'dir. Biz kendilerini her zaman bekliyoruz. Siyaset ile turizmi karıştırmamak lazım. Biz barış köprüsünde sportif faaliyetlerle, turizmle ve uluslararası seyahat etme özgürlüğünü ortadan kaldıran teröre karşı da en fazla direnç gösteren ülkelerin başındayız. Türkiye 30 milyona koşuyor. Herkese kapımız açık.
Dünyada şu anda yüzde 8,6 civarında bir daralma vardır. Türkiye geçen yıl yüzde 2,7 idi, bu yılki hedefimiz yüzde 8 büyümektir. Yalnız İsrail'den değil, Uzakdoğu'dan, Güney Amerika'dan gelenleri en iyi şekilde ağırlamaya çalışıyoruz, bizim için her ülke eşit.''THY Genel Müdürü Kotil de THY'nin Tel Aviv'e günde dört sefer yaptığını ifade ederek, ''Dün de yapıyorduk, bugün de yapıyoruz. Sefer sayımızda düşme olmadığı gibi yolcu sayısı da düşmedi'' diye konuştu.
Bu arada, YÖK Başkanı Özcan, bir gazetecinin, Marmara ve Giresun üniversitelerdeki rektör adayı seçimlerinde en fazla oy alanların YÖK'ün listesinin dışında kalmasının tepkilere neden olduğunu anımsatması üzerine, bugün üç kuruluşun desteğiyle bir organizasyon yapıldığını belirterek, ''Buna gölge düşürmeyelim. Sorularınızı başka ortamlarda cevaplandırırım'' dedi.