12. asırda Artuklular döneminde yaşayan İslam mucidi İsmail El Cezeri'nin otomasyon sistemleri ve robotlar üzerine yaptığı çizimler, "İsmnail El Cezeri ve Otomasyon Sistemleri" adlı kitapta toplandı.
Kitabı kaleme alan Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Meslek Yüksekokulu öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Abdullah Uzun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 12. asırda yaşayan Cezeri'nin yazdığı ''El-Cami Beyne'l-İlm ve'l-Ameli'n-Nafi fi Sınaati'l-Hiyel'' kitabının 15'e yakın kopyasıyla birlikte günümüze kadar ulaştığını söyledi.
Türkçe karşılığı ''Mekanik Hareketlerden Mühendislikte Faydalanmayı İçeren Kitap'' olan eserde 70'e yakın çizime yer verdiğine işaret eden Uzun, ''Cezeri'nin 1206 yılında yazdığı bu kitap günümüze kadar ulaştı'' dedi.
Kitabın 200 sayfadan fazla olduğunu ve tamamının günümüze ulaştığını kaydeden Uzun, sözlerine şöyle devam etti:
''Topkapı, Ayasofya ve Süleymaniye Kütüphanesi'nde var. Yazdığı kitapta 70 şekil var. Kitap 6 bölüme ayrılmış. Birinci bölüm tamamen su saatlerine, ikinci bölüm şurup meclislerinde içilen şerbetler ve kaplarla ilgili, üçüncü bölüm abdest alma ve hacamat makineleri, dördüncü bölüm havuz ve fıskiyelerle ilgili, beşinci bölüm derin kuyulardan suyu kaldıran makinelerle ilgili, son bölümde de birbirine benzemeyen muhtelif oyma, kilit ve makinelerle ilgili çizimleri yer alıyor. Çalışmaları tamamen gündelik kullanıma, ihtiyaçlara göre düzenlenmiş.''
Uzun, lisans eğitimi döneminden beri Cezeri'nin çizimleri üzerinde çalıştığını belirterek, çizimlerin bugünkü otomasyon sistemleri, sibernetik, bilgisayar ve robot biliminin öncü çalışmaları olarak kabul edildiğini bildirdi.
12. asırda yaşayan Cezeri'nin hayatıyla ilgili kitapta yer alan bilgiler dışında başka bir kayıt bulunmadığını ifade eden Uzun, şöyle konuştu:
''1206 yılında bu kitabı yazmış ama doğum ve ölüm tarihiyle ilgili bilgi yok. Kitabı yazdığı dönem 32 sene hizmet ettiği düşünülüyor. Nerede doğduğu ve öldüğü tam olarak belli değil. Türkler Türk mühendisi, Araplar Arap mühendisi, Kürtler Kürt mühendisi diyor ama hiçbir kayıt yok. Bazı ipuçlarından yola çıkarak tahminde bulunabiliriz. Çizimlerinde kullandığı robotların giysileri Orta Asya'daki Türkler'in giyimine çok benziyor. Ayrıca, 3 Türk sultanına hizmet etmiş. Artuklu Sultanı kendisinden çizimlerini bir kitapta toplamasını istemiş. O da bunun üzerine eserleri kitapta toplamış. O yazdıktan sonra Leonardo Da Vinci de bir takım şeyler buluyor. Kendiliğinden mi buldu, ondan yararlandı mı bilmiyoruz. O dönemde Venedik kralları doğuya giden her tüccardan ikişer tane el yazması eser istiyor. Bu kitaplardan mutlak şekilde faydalanıldığını düşünüyorum. Çünkü Da Vinci'nin sistemlerinde de benzerlik var ama birebir böyle bir şeyi iddia edemiyoruz.''
Sarayda baş mühendis olarak çalıştığını düşündükleri Cezeri'nin çok zeki bir insan olduğunu belirten Uzun, ''Yıllardır eserleri üzerinde çalışıyoruz. Yapmış olduğu eserler mükemmel. Sibernetiğin ve bilgisayarın babası kabul ediliyor, yabancılar tarafından da. Bu konuda birçok uluslararası yayın var. Bizim de iki yayınımız çıktı. Uluslararası alanda büyük ilgiyle karşılandı. Yapmış olduğu kilitler, kapı oymacılığı, birçok alanda değişik sahada, müthiş robotlar yapmış. Çizdiği bütün projelerin tatbikatını yaptığını söylüyor. Bu bilim adamını biz yeterince tanımıyoruz'' diye konuştu.
Uzun, Cezeri'nin tanıtılması için çizimlerini uygulamalı modeller haline getirmek istediklerine dikkati çekerek, gerekli kaynağı bulmaları halinde projeyi hayata geçireceklerini söyledi.
-ABDEST ALMA MAKİNESİ-
Cezeri'nin çizimlerinden örnekler veren Uzun, Artuklu Sultanı'nın isteği üzerine İslam mucidinin bir abdest alma makinesini geliştirdiğini söyledi.
Artuklular'ın hüküm sürdüğü bölgede Şafii mezhebinin yaygın olduğunu, bu nedenle abdest alırken sultanların cariyeleriyle temas etmek istemediklerini kaydeden Uzun, ''Bu mezhebe göre abdestli bir kişi bir kadınla temas ederse abdesti bozulur. Sultan cariyeleri ve karısıyla temas etmemek için Cezeri'ye makine sipariş ediyor. Cezeri de suyun kaldırma gücünü kullanan robot aracılığıyla abdest alma makinesini geliştiriyor'' dedi.
Karmaşık bir yapıda tasarlanan abdest alma makinesinin çalışma düzeneği şu şekilde:
Bir tankın içinde bulunan su, dibindeki musluk aracılığıyla ince bir borudan akıtılıyor. 'U' şeklindeki boruyu takip eden su, hizmetçi robotun elinde tuttuğu testiye doluyor. İki bölümden oluşan testinin içine giren suyun bir miktarı testinin ucundan akıyor. Diğer bölümdeki sifonun kapanmasıyla da testi içinde dolmaya başlayan su, bu kez ince bir boru içinden geçerek testinin üst bölümüne basınç yapıyor. Bu basınç sonunda da ince borunun ucundaki yüzükten düdük sesi çıkıyor. Düdük sesi testideki su yükselinceye kadar sürüyor. Testideki suyun ağırlığı, testiyi aşağıya doğru eğecek miktarda olunca, hizmetçinin testiyi tutan kolu aşağıya doğru uzanıyor ve testinin içindeki suyu çanağa akıtıyor. Başka bir boru aracılığıyla sistemin altındaki havuzun içinde toplanan su da şamandırayı tetikleyerek, hizmetçinin diğer kolunu hareket ettirerek havlu ve tarak uzatmasını sağlıyor.
|