Dünyada rahim ağzı kanseri en sık görülen 2’nci kanser türü olarak biliniyor.
Her yıl yaklaşık 500 bin kişiye rahim ağzı kanseri tanısı konulurken HPV virüsünün sebebiyle 250 bin kadın hayatını kaybediyor. Ancak erken teşhis ve doğru tedavi planlaması ile rahim ağzı kanseri ile baş etmek mümkün olabilir.
RAHİM AĞZI KANSERİNİN EN ÖNEMLİ SEBEBİ CİNSEL YOLLA GECEN HPV VİRÜSLERİDİR
Jinekoloji Uzmanı Op. Dr. Nadide Korkut, rahim ağzı kanseri ve tedavisi hakkında bilgi verdi. “Rahim ağzı kanseri HPV virüsünün neden olduğu anormal hücrelerin yayılması ile oluşur. Ancak bu anormal hücrelerin kansere dönüşmesi uzun yıllar sürebilir. HPV son derece yaygın, bulaşıcı ve bazen hiç belirti vermeyen, cinsel yolla gecen bir virüstür. Belirti göstermediği için yayılması çok kolay olan HPV ‘nin 100’den fazla türü vardır ve hepsi kanserojen değildir” dedi.
GENİTAL SİĞİL GÖRÜLEBİLİYOR
Korkut, “Her 10 kadından 8’i bu virüsle 50 yaşına kadar karşılaşıyor. Vücut güçlü bağışıklık sistemiyle bu virüsleri yeniyor, ancak bazen kanserojen HPV virüsleri rahim ağzında anormal hücreler oluşturarak; yıllar sonra rahim ağzı kanseri meydana getirebiliyor. Bazı HPV tipleri ise genital siğillere sebep olur. Bunların tedavisi çeşitli yollarla yapılabilir. Bu tedavi metotları; cerrahi olarak siğili almak, koterize etmek(yakmak),kriyo yapmak(dondurmak) ve ilaç planlamasıdır. Genital siğiller kadında ciddi bir psikolojik yıkım yaratabilir. Özellikle bulaşıcı olması; tedaviden sonra tekrar edebiliyor ve tedavinin ağrılı ve zaman alıcı bir süreç olması kadında ciddi psikolojik problemler meydana getirir” diye belirtti.
KİŞİSEL TEMİZLİK VE HİJYEN ÖNEMLİ
Korkut, “HPV yüzde 90 cinsel yolla; yüzde 10 ise el ile temas, tuvalet ve kişisel hijyen malzemeleri ile bulaşabilir. Birden fazla partnerin bulunması, HPV bulaşıcılığı acısından çok risk taşır. HPV; cinsellik dışında bebeğe doğum esnasında da geçebilir ve bu sebeple bu gebeliklerde sezaryen gerekebilir. Çünkü bazı HPV virüsleri çocukta ilerleyen yıllarda farenks (boğaz) kanseri oluşturabilir. Virüs 72 saat yaşayabildiği için bebek bakıcılarının ellerinden bebeklere geçebilir.
DÜZENLİ JİNEKOLOJİK MUAYENE VE SMEAR TESTİ HAYAT KURTARIR
Dr. Korkut, ”Bu virüsün iki ay ya da 10 yıl önce vücuda girme olasılığı söz konusu olabilir. Bir kez cinsel ilişkide bulunmak, bu kansere yakalanabilme olasılığını gösterebilir. Yani yıllar önceki bir ilişkiden kapılan virüs; karşımıza 10 yıl sonra rahim ağzı kanseri olarak çıkabilir. Çoğu zaman hiçbir belirti vermeyebilir. Bu sebeple düzenli jinekolojik muayene ve smear testi yapılması önerilir. Çünkü papsmear, HPV ’nin hücrelere yaptığı erken hasarın anlaşılmasını ve hastanın kontrol altında tutulmasını sağlar. Ayrıca artık PRC tekniğiyle; kanserojen olan HPV tiplerini de tespit edilebilmesi mümkün olabileceğini” kaydetti.
45 YAŞINA KADAR TÜM KADIN VE ERKEKLERDE AŞI UYGULANMALIDIR
Korkut, “HPV virüsüne karşı aşı yapılması da rahim ağzı kanserinden korunmada en önemli yollardan biridir. Aşının cinsel ilişkiden önce tüm genç kızlara ve mümkünse 45 yaşa kadar tüm kadınlara ve erkeklere de yapılması gerekir. Çünkü HPV erkeklerde de bazı kanser türlerine yol açmakta ve taşıyıcılıkla HPV aktarımına sebep olmaktadır” diye vurguladı.
|