|
Muzaffereddin Şeyh Müeyyed, 14. asırda yaşamış ve muhtemelen 1396'da ölmüştür. Kadı Burhaneddin'in Eratnalıların Kayseri'deki yönetimine son vererek idareyi ele almasından sonra, kendisi Sivas'ı başkent yapıp oraya çekildi. Kayseri'nin idaresini ise yeğeni Muzafferedin Şeyh Müeyyede bıraktı.
Şeyh Müeyyed, Kayseri'nin yönetiminde dayısıyla ters düştü. Bu topraklarda kendi idaresini kurmak istedi. Oğuzların Salur boyundan olan Kadı Burhaneddin ise, buna tepki gösterdi ve gelip Kayseri'yi İşgal etti. Bu işgal kırk günden fazla sürdü. Olaydan haberdar olan Kara Yülük Osman, gelip taraflar arasında anlaşma sağladı. Kadı Burhaneddin, yeğeni tarafından şehrin kendisine teslim edilmesine karşılık, onun hayatını bağışlayacaktı. Ancak, bu anlaşma bozuldu ve Kadı Burhaneddin Yeğeni Şeyh Müeyyed'i cezalandırarak idam ettirdi. Buraya defnedildi.
Kayseri de günümüze kadar gelen tek eseri halk arasında " Asmalı Çeşme'' olarak bilinen çeşmedir. Halen faaldır: Kapalı çarşının batı kapısının ağzındadır. Karşısında pamuk hanı vardır. Kitabesinde şöyle denilmektedir: 'Kaynak olarak akan bu imareti, din ve dünyanın delili, adalet sahibi, devletle Sultan Ahmet, Saltanat günlerinde bina etti. Bu çeşme, sevilen emir, din ve devletin galiba diye bilinen Şeyh Müeyyed eliyle ortaya çıktı. Bu saltanat dostunun sadakatlarıdır.
Muzaffereddin Şeyh Müeyyed, Kadı Burhaneddin'in yeğeni olduğuna göre, bu da onun gibi doğma büyüme Kayserilidir. Ancak, burada Vali iken, saltanata kalkışması hem kendisinin, hem yeğeninin, hem de bu çevrenin bağımsızlığının sonu oldu. Çünkü Kara Yülük Osman , ahdini bozduğuna kızarak Kadı Burhanettinle savaş açtı. 1398 de onu yenerek öldürdü. Kadı Burhaneddin'in oğlu Zeynelabidin, babasının yerine getirildiyse de, çevredeki Akkoyunlu devletinin baskısından çekinerek, bu toprakları Osmanlı hakimiyetine devretti... |
|
|
|