|
DALAN: Biçim - İnce, zarif
DALAY: Deniz
DANİŞ: Bilgi, bilme, danışma
DARCAN: Sıkıntılı, aceleci
DAVUT: Davut peygamberin adı
DEHA: Dahi, zekaca çok üstün olan
DEMİR: Bildiğimiz, demir / Ondan korkanlar trene binmez.
DEMİRALP: Demir gibi güçlü, yiğit
DEMİRCAN: Demir gibi sağlam olan can
DEMİREL: Demir gibi güçlü eli olan
DEMİRHAN: Demir gibi güçlü hükümdar
DEMİRKAN: Güçlü soydan gelen
DENİZ: Bu da bildiğimiz masmavi sular
DENİZHAN: Denizlerin hükümdarı
DENKTAŞ: Akran, aynı yaşta
DERİN: Yüzeyi tabanına uzak olan
DERVİŞ: Alçak gönüllü, hoşgörü sahibi
DERYA: Deniz - Engin bilgili - Çok
DEVLET: Bütün Ulus
DEVRAN: Felek, kader
DEVRİM: Önemli ve temelli değişiklik /inkilap
DİLAVER: Yiğit / Yürekli
DİLMEN: Güzel konuşan
DİNÇ: Güçlü, sağlıklı
DİNÇER: Dinç + Er / Yorgunluk bilmeyen güçlü sağlam
DOĞA: Tabiat
DOĞAN: Yırtıcı bir kuş
DOĞU: Güneşin doğduğu yön
DOĞUHAN: Doğunun hükümdarı
DOĞUKAN: Doğunun hakanı
DOĞUŞ: Yaradılış
DORUK: Dağ ya da tepenin en yüksek yeri/ Şahika
DORUKHAN: Zirvenin hükümdarı
DURAN: Varlığını sürdüren-Dağyolu-Dingin,sakin
DURMUŞ: Çocukların sık ölümleri karşısında konulan dilek ifadesi
DURSUN: Çok yaşa , uzun ömürlü ol
DURUKAN: Soylu kan sahibi
DURUL: Suyun durulması, aklanması
DUYAL: Duygulu duyarlı çabuk duygulanan
DÜNDAR: Artçı asker, birliği koruyan asker
DÜNYA: Yeryüzü / Orhan abinin şarkısında"batsın" denilen yer
DAMLA: Bir sıvının küçük parçacığı
DEFNE: Yaprakları güzel kokulu, yaz kış yeşil olan bir ağaç türü
DELFİN: Yunus balığı
DEMET: Sapları bir araya getirilip bağlanan bitki ya da çiçek
DENİZ: Yeryüzünün 3/4'ünü oluşturan tuzlusu tabakası
DEREN: Derleyen, toplayan
DERİN: Yüzeyi, tabanından uzak olan
DERYA: Deniz, çok bol, gönül
DESTAN: Kahramanlık olaylarını konu alan şiir
DESTE: Cinsleri aynı ya da birbirine yakın şeylerin birarada bağlanması
DEVRAN: Talih, kader
DİBA: Çiçek desenli ipek kumaş - Sevgilinin yüzü
DİCLE: Güneydoğu bölgemizde bir nehir
DİCLEHAN: Dicle ve han kelimelerinden oluşan isim
DİDE: Göz (Arapça)
DİDEM: Dide ,Göz: Didem= Gözüm
DİLAN: Gönül dostu, gönüldaş
DİLARA: Gönül alıcı, sevgili
DİLAY: Gönlü ay gibi parlak, ışıklı olan / ışıl ışıl berrak konuşan
DİLBERAN: Dilberler, güzeller
DİLBERAY: Ay gibi güzel kadın
DİLDAR: Birinin gönlünü almış, sevgili
DİLEK: İstek, arzu
DİLER: İsteyen, dileyen
DİLHAN: İçten, samimi söylenen
DİLRUBA: Gönül kapan, herkesi kendine bağlayan
DİLŞAD: Gönlü hoş
DOLUNAY: Ayın tam olarak görünen biçimi,
DÖNDÜ: Henüz evlenmemiş kız
DURU: Saf, berrak
DUYGU: His, gönülde uyanan yankı ya da tepki
DÜNYA: Yeryüzü
DÜRDANE: İnci tanesi
DÜRRİYE: İnci gibi parlayan
|
|
|
|