|
OFLAZ: Eksiksiz, tam - Gürbüz, yakışıklı - Becerikli - Eflatun
OGÜN: Belirli gün, bilinen, beklenen gün
OĞAN: Güçlü, kuvvetli
OĞUL: Erkek evlat - Kovandan çıkan arı topluluğu
OĞUR: Uğur - Samimi, içten
OĞUZ: Doğru ve iyi adam, sağlam, güçlü
OĞUZHAN: Oğuzların başı / Mete
OKAN: Anlama, öğrenme
OKAY: Beğenme, takdir etme
OKCAN: Hareketli, canı tez
OKER: Hızlı, hareketli
OKTAR: Ok taşıyıcı / Ok+dar (Bayraktargibi)
OKTAY: Çok hiddetli, kızgın
OLCAY: Şanslı, talihli
OLCAYTO: Bahtı açık, talihli
OLGUN: İşe yarar, ya da yeterli durumagelmiş
OMAÇ: Hedef, amaç
OMAY: Seçkin, seçilmiş
ONAT: İyi, güzel, düzgün, namuslu
ONAY: Uygun bulma
ONGAR: Kurtuluş
ONGUN: Tam - Verimli, bayındır - Kutlu, uğurlu - Gelişmiş, gürbüz
ONUR: Şeref, haysiyet, izzet-i nefs
ONURAL: Şan, şeref kazan
ONURALP: Saygıdeğer, aziz, yiğit
ONURHAN: Onurlu hükümdar
ORBAY: Ordu komutanı
ORÇUN: Ahlak, Töre
ORHAN: Kentin hakimi, yöneticisi
ORHUN: Eski bir Türk devleti, Asyada bir nehir
ORKUN: Or+khun (han) Kentin hanı
ORKUT: Kutlu kent
ORTAÇ: Tepe - Mirasçı - Veliaht
ORTUN: Ortanca kardeş
ORTUNÇ: Ateş renginde tunç
ORUÇ: Müslümanların yeme içmeden vs. uzaklaştıkları bir ibadet
OSMAN: Toy denilen, kazdan büyük bir kuşun yavrusu / Ateş gibi adam (Odman= Od +Man)
OYTUN: Beğenilen güzel yer / Kutsal
OZAN: Halk şairi
OKŞAN: Sevil, sevgiye değer ol
OLCA: Düşmandan ele geçirilen mal, ganimet
OLCAY: Talih, baht, ikbal
ORKİDE: Az bulunup zor yetiştirilen değerli bir çiçek
OYA: İpek ibrişim kullanılarak iğne, fırkete gibi şeylerle yapılan ince dantel
|
|
|
|