|
VAFİT: Elçi, temsilci
VAHAP: Çok bağışlayan, bol ihsan edici
VAHDET: Bir ve tek olma
VAHDİ: Bir ve tek olmayla ilgili
VAHİT: Tek, yalnız
VAKUR: Ağırbaşlı, temkinli
VAROL: Var olmakla ilgili / yüceltme ünlemi
VASFİ: Nitelikle ilgili
VECDİ: Coşkunlukla, vecd ile ilgili
VECİHİ: Soylu, asil
VEDAT: Dostluk, sevme, sevgi
VEFA: Sözde durma
VEFİ: Vefalı, bağlı - Tam, mükemmel
VEFİK: Yoldaş, aynı fikirde olan
VEHBİ: Tanrı vergisi
VELİ: Sahip, eren, ermiş
VELİT: Yeni doğmuş çocuk
VEYSEL: Kurt
VEYSİ: Yoksul, muhtaç
VOLKAN: Yanardağ
VURAL: Vurup almakla ilgili
VAHİDE: Tek, bir
VARİDE: Gelen, erişen - Söylenti
VASFİYE: Nitelikli
VEDİA: Korunması için bırakılan emanet
VEFİKA: Uygun, aynı fikirde, yoldaş
VELİDE: Yeni doğmuş çocuk
VERDA: Verdane (merdane Osm.) / Verd (Ar.)'den Verda, gül anlamında
VESİLE: Neden, sebep - Kavuşma
VİCDAN: İyiyi kötüden ayırmaya yarayan şuur, ahlak
VİLDAN: Yeni doğmuş çocuklar
VUSLAT: Kavuşma, yetişme, ulaşma
|
|
|
|