700 böbrek, 300 karaciğer nakli yaparak dünya literatürüne giren Prof. Dr. Bülent Aydınlı, hayat kurtarmak için gece gündüz çalışıyor.
Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Organ Nakli Merkezi Müdürü Prof. Dr. Bülent Aydınlı'ya göre, "Organ nakli yapmak bir aşk, her nakil bir heyecan."
Uzmanlığı döneminde eğitim programı için 2003 yılında Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne gelen ve burada ilk böbrek naklini izleyen Aydınlı, görev yaptığı Erzurum Atatürk Üniversitesi Hastanesi'nde bu alana yöneldi.
Yaptığı başarılı böbrek nakillerinin ardından dünyanın en zor ameliyatı olarak bilinen karaciğer nakillerine başlayan Aydınlı, hem Organ Nakli Merkezi Müdürlüğü görevini yürüttü hem de Türkiye'den ve yurt dışından hastalara şifa dağıttı. "ALLAHIM UTANDIRMA" DİYEREK BAŞLIYOR
Halk arasında "köpek kisti" olarak bilinen ve hayvandan insana geçen "Alveolar ekinokok" ve "Wilson" gibi spesifik rahatsızlıkları bulunan çok sayıdaki hastayı ameliyat eden ve bunları bilimsel açıdan dünya literatürüne kazandıran Aydınlı, her ameliyatına "Allah'ım utandırma" duasıyla giriyor.
Geçen yıl, uzmanlığı döneminde ilk böbrek nakli ameliyatını gördüğü Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Organ Nakli Merkezinin müdürlüğüne atanan Aydınlı, buradaki ekiple başarılı ameliyatlara imza atıyor.
Organ çıktığı zaman, yakınlarının düğünlerini, cenaze törenlerini ve aylarca hazırladığı yurtdışı kongrelerini bırakarak görevinin başına dönen Aydınlı, rahatsızlığının son evresindeki hastaları bazen 48 saati bulan ameliyatlar ile yeniden hayata döndürüyor.
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastenesi Başhekimi de olan Aydınlı, yöneticiliğin yanı sıra 13 yıla yaklaşık 700 böbrek, 300 karaciğer nakli sığdırdı. "YAPTIĞIMIZ İŞİN TELAFİSİ YOK"
Ekibi ile yaptığı pediatrik nakiller ile Akdeniz Üniversitesini bu alanda dünya sıralamasına taşıyan Prof. Dr. Aydınlı, Türkiye'nin en önemli organ nakli merkezlerinden biri Akdeniz Üniversitesinde bulunmanın büyük bir mutluluk olduğunu ve kurumu daha yukarı seviyelere taşıyabilmek için gece gündüz çalıştıklarını söyledi.
Özellikle karaciğer nakillerinin "Ölüm kalım olayları" olduğunu dile getiren Aydınlı, "Elbette sıkıntılar da yaşayabiliyorsunuz çünkü bunlar kronik hasta ve hayatlarının son noktalarına gelmiş hastalar. Bir ümit olarak son noktada nakil yapılıyor, bunun ağırlığı ve size yüklediği bir yük de var." dedi.
Prof. Dr. Aydınlı, kadavradan yapılan nakillerde zaman kavramı olmadığını, bazen organın gecenin bir vaktinde çıktığını ve apar topar ameliyatlara koştuklarını belirtti. Aydınlı, "Organ nakli yapmak bir aşktır, her nakil bir heyecandır. Özellikle cerrahlar bunu tattığı zaman başka bir tarafta iş yapmaları biraz zor oluyor. Her ameliyata sanki ilkmiş gibi giriyorum çünkü yaptığımız iş çok ağır ve telafisi yok. Benim bir duam var, her ameliyata 'Allah'ım utandırma' duasıyla giriyorum." diye konuştu.
Bazen iki gün süren ameliyatlar sonrası evlerine gidebildiklerini ifade eden Aydınlı, "O yönden eşim ve çocuğumdan hem özür dilemek hem de teşekkür etmek istiyorum çünkü yıllardır bizim bu şekilde kahrımızı çekiyorlar. Normal cerrah olmamızın yanından böyle organ nakli yaptığımız için ailemize yükümüz var." dedi.
|