|
ORTADOĞU'YU PAYLAŞMANIN 87 YIL ÖNCEKİ GİZLİ PLANI
- Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) 21. yüzyılda Ortadoğu'nun haritasını çizmek için son bir yıldır kapalı kapılar ardında yürüttüğü gizli çalışmalarda olduğu gibi 20. yüzyılda da İngiltere ve Fransa gibi o zamanın büyük güçleri, kapalı kapılar ardında Ortadoğu'yu paylaşmak için gizli antlaşmalar yapmışlardı. Ancak bu antlaşmaları istedikleri şekilde hayata geçiremeyen bu güçler, Ortadoğu'nun petrolünü sömürmek için uydu devletler kurarak amaçlarına ulaşmaya çalışmışlardı. Şimdi ABD'nin Kürtleri kullandığı gibi geçmişte de İngilizler Arapları kullanmıştı.
İHA muhabirinin derlediği bilgilere göre, 1. Dünya Savaşı sırasında İngiltere, Osmanlı Devleti'ni parçalamak için Arapları Osmanlı Devleti'ne karşı ayaklandırmak istedi. Mekke Şerifi Hüseyin ile temasa geçti. Ancak Şerif Hüseyin'in Hicaz'ın bağımsızlığını ilan etmek istemesi ve Hilafet'in de padişahtan alınması konusunda İngiltere'den destek talebinde bulunması nedeniyle İngiltere kısa bir süreliğine bu kartı kullanmaktan vazgeçti. Ancak İngiltere bir süre sonra tekrar Şerif Hüseyin ile temasa geçti. İngiltere ile Şerif Hüseyin arasında yapılan gizli görüşmeler sonucunda 1916 Ocak ayında gizli bir antlaşma imzalandı. Buna göre, Lübnan hariç bütün Arap Yarımadası, Suriye ve Irak'ı da içine alacak şekilde bağımsız bir Arap Devleti kurulması ve başına da Şerif Hüseyin'in geçmesi kararlaştırıldı. Bu antlaşmadan İngiltere, Fransa'yı geç bilgilendirince iki ülke arasında sorun çıktı. Bu sorunun giderilmesi için İngiltere adına Sir Mark Sykes ile Fransa adına Georges Picot arasında görüşmeler başladı. Bu görüşmeler sonucunda iki ülke arasında 9 Mayıs 1916 yılında iki temsilcinin soyadlarını taşıyan Sykes-Picot isimli gizli bir antlaşma imzalandı. Bu antlaşma ile Fransa ve İngiltere, Ortadoğu'yu paylaşıyorlardı. Daha sonra bu antlaşmada Rusya'nın da onayı alındı.
Bu antlaşmaya göre ; Fransa'ya Doğu Akdeniz Bölgesi, Adana, Antep, Urfa, Diyarbakır, Musul ile Suriye kıyıları; İngiltere'ye Hayfa ve Akka limanları, Bağdat ile Güney Mezopotamya verilecekti. Fransa ve İngiltere'nin elde ettiği topraklarda Arap Devletleri Konfederasyonu veya Fransız ve İngiliz denetiminde tek bir Arap Devleti kurulacaktı. İskenderun Limanı serbest liman olacak, Filistin'in kutsal yerleşim yeri olması nedeni ile bir uluslararası yönetim kurulacaktı. Rusya'ya ise Trabzon, Erzurum, Van, Bitlis ile Güneydoğu Anadolu'nun bir kısmı verilecekti.
Tıpkı ABD'nin günümüzde kendi kontrolünde Kuzey Irak'ta bir Kürt devleti kurulmasına sıcak bakması gibi 1916 yılında da İngiltere ve Fransa Ortadoğu'da kendi denetimlerinde bir tek bir Arap devleti kurulmasına sıcak bakıyorlardı. İskenderun Limanı, şimdi olduğu gibi yine stratejik öneme sahipti.
İngiltere ve Fransa, İtalya'ya da daha sonra yapılan Saint Jean de Mauriene Antlaşması ile Anadolu'nun güney ve güneybatısını vererek susturmak istedi. Ancak 1917 yılında Rusya'da Bolşevik İhtilali'nin olması ile Sovyetler Birliği, yapılan gizli antlaşmanın Rusya'yı ilgilendiren bölümlerini geçersizliğini ilan etti. İngiltere, 30 Ekim 1918 yılında Mondros Mütarekesi sonrasında bölgedeki sıcak gelişmeler üzerine antlaşmada Fransa'ya bırakılan Musul'u ve Güneydoğu Anadolu'nun bazı bölgelerini işgal etmesi ile antlaşma tamamen geçerliliğini yitirdi.
|
|
|
|