Futbol Federasyonu'nun aylık resmi yayın organı Tamsaha Dergisi'ne konuşan Galatasaraylı Barış Özbek, kendisini Almanya'da yarım sezon boyunca izleyen teknik direktörleri Karl Heinz Feldkamp'ın gözüne kısa sürede girerek, sarı-kırmızılı ekibe transfer olduğunu belirtti.

Barış Özbek, futbolun iki yönlü oynanması gerektiğine inandığını kaydederek, ''Hem defansta, hem de ofansta görev alabiliyorum. Top rakipteyken agresif olmaya ve top çalmaya bayılıyorum. Ama top bendeyken özelliğim değişiyor. Teknik futbolcu olmayı, topu alınca oynamayı seviyorum'' ifadelerini kullandı.

''FENERBAHÇE'DEN TEKLİF ALDIM''
Sarı-kırmızılı futbolcu, sezon başında Galatasaray'ın kendisini istediğini, ayrıca Fenerbahçe'den ve Alman takımlarından da teklifler aldığını anlattı.

''Ama tercihim Galatasaray oldu'' diyen Barış, şöyle devam etti:
''Oturup tüm detayları değerlendirdim. En önemli faktörlerden biri Feldkamp'ın burada olmasıydı. Almanya'da görüştük. Yarım sezondur hem Alman Genç Milli Takımı'nda hem de Essen'de beni izletiyormuş. Serkan Çalık'la ikimizi aldılar. Zaten Galatasaray'da oynamak hayalimdi.''

''TÜRK FUTBOLCUSU ÇOK FARKLI''
Barış Özbek, Turkcell Süper Lig'deki ilk maçlarını seyircisiz oynadıklarını belirterek, ''İlk defa bir seyircisiz maç oynadım ve çok garip geldi'' dedi.

Türk futbolunun kendisine ilk başlarda farklı geldiğini belirten gurbetçi oyuncu, şunları kaydetti:
''Burada bazı futbolcuların hareketleri çok farklı. Alman futbolculara baktığın zaman ne yapmak istediklerini anlıyorsun. Futbolcuların teknikleri çok kuvvetli olmadığı için öyle çok farklı hareketler yapmazlar. Burada ise teknik futbolcuların ne yapacakları belli olmuyor. Mesela Okan Buruk, birden geri dönebiliyor. Daha hızlı yer değiştiriyorlar. Bu konuda hocamızın tavsiyelerini dinledim ve artık alıştım sayılır.''

''UEFA KUPASI'NDA AİLECE DUYGULANDIK''
Barış Özbek, Galatasaray'ın UEFA Kupası'nı kaldırdığı gün ailesiyle çok duygulandığını belirtti. Türk kökenli futbolcu için Almanya'nın çok zor olduğunu da vurgulayan Barış Özbek, ''Eğer profesyonel olabildiyse çok zor aşamalardan geçmiş demektir. Çünkü Almanya'da disiplin en önde gelir. Türk arkadaşlarımın da çok disiplinli olduğunu söyleyemem. Hemen pes etmeleri ve disiplinsizlik en büyük sorunları. Genç bir futbolcu için en önemli dönem 17-18 yaşları. O yaşta gece hayatı, dışarıya çıkmak, kız arkadaşlar edinmek gibi şeyler başlıyor ve disiplin kalmıyor. Türk futbolcular belli bir yaşa kadar çok iyi. Ama yaş 17-18 oldu mu işler tersine dönüyor ve başarılı futbolcu sayısı azalıyor'' dedi.

''TÜRKİYE'DE ALTYAPI OYUNCULARINA ÇOK FIRSAT TANINIYOR''
Türkiye'de altyapı oyuncularına Almanya'ya oranla daha iyi fırsatlar sunulduğunu gördüğünü kaydeden Özbek, Galatasaray'da Özgürcan, Aydın, Anıl, Arda, Çağrı, Fırat'ın hep genç takımdan gelme oyuncular olduğunu, Almanya'da ise böyle olmadığını, geldiği kulüp olan Essen'de dört sezonda sadece Serkan ve kendisinin (A) takıma çıktığını anlattı.

Barış, ''Almanya futbolu Türk futbolundan biraz farklı. Almanlar güce dayalı futbol oynuyor. Çok kuvvetli oyuncular var orada. Burada ise teknik özelliği yüksek oyuncular ağırlıkta. Almanya'da sert futbol oynanıyor ve ben de sert oynamayı seviyorum'' ifadelerini kullandı.

''TÜRKİYE'DEN TEKLİF GELİRSE...''
Barış Özbek, Alman Genç Milli Takımı oyuncusu olduğunu ifade ederek, ''Serdar Taşçı daha önce 21 yaş altındaydı ve Almanya (A) Milli Takımı'na çağrıldı. Şimdi ben bu durumla karşılaşırsam nasıl davranacağıma açıkçası henüz karar veremedim. Önümüzdeki günlerde Fatih Terim hocam çağırırsa, ailemle de oturup konuşarak bir karar veririm'' dedi.

Önümüzdeki günlerde Almanya Ümit Milli Takımı'yla Avrupa Şampiyonası'na katılacağını anlatan Barış, ''2. Lig'de oynarken Alman genç milli takımlarına çağrıldım. En iyi futbolcuların bulunduğu takımlara çağrılmak beni gerçekten çok gururlandırdı. Çok zor bir şeydi. Almanya'nın futboldaki başarısı tartışılmaz ve Alman milli takımlarına yabancı kökenli olarak çağrılmak güzel. Zaten genç takımlarda çok sayıda yabancı kökenli futbolcu da var'' diyerek sözlerini tamamladı.